İlgili Kanun / Madde
4857 S.İşK/18-21
2821S.SK/31
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2008/43768
Karar No. 2009/1802
Tarihi: 09.02.2009
l GEÇERLİ FESHİ KANIT YÜKÜNÜN İŞVERENDE OLMASI
l İŞÇİNİN FESHİN BİR BAŞKA SEBEBE DAYANDIĞI İDDASINI KANITLAMAK ZORUNDA OLMASI
l SENDİKAL NEDENLERLE FESİH İDDASI
l SENDİKADAN İSTİFA ETMEYEN İŞÇİLERİN İŞYERİNDE ÇALIŞTIRILMAMASI
l İŞÇİLERİN İŞVERENCE NOTERE GÖTÜRÜLÜP SENDİKADAN İSTİFA ETTİRİLMELERİ
l SENDİKAL FESİH
ÖZETİ: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir.
İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır. İspat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Sendika özgürlüğü olarak belirtilen sendikaya üye olma ve sendikal faaliyette bulunma hakkı, normatif dayanağını Anayasa'nın 51 ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 20, 31. maddelerinden almaktadır. İşverenin fesih hakkını işçinin sendikal hak ve özgürlüklerinden yararlanmasını engellemek amacı ile kullanması fesih hakkının kötüye kullanılmasının en önemli örneğidir. Sendikal feshin arkasındaki gerçek neden, işçinin sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlere katılmasıdır.
Davacı ile birlikte 26 işçinin 26.11.2007 tarihinde notere giderek sendika üyesi oldukları, iş sözleşmesinin feshedildiği 28.11.2007 tarihinde 17 işçinin özellikle davalı tanık anlatımına göre işveren aracı ile notere gönderilerek sendika üyeliğinden istifa etmelerinin sağlandığı, halen işyerinde 2 sendika üyesi işçinin çalıştığı, üyelikten istifa etmeyen davacı gibi işçilerin iş sözleşmelerinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacının sendika üyeliğinin fesihten soma sendika tarafından onaylanması sonuca etkili değildir. Davalı işverenin üye olan işçileri üyelikten istifa etmeleri için araçla notere göndermesi sendikal faaliyetten haberdar olduğunu göstermektedir. Mahkemenin sendikal neden bulunmadığı yönündeki gerekçesi yerinde değildir. Sendikal neden somut olarak kanıtlanmıştır. İşe başlatmama tazminatının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31/6 maddesi uyarınca belirlenmesi gerekir.
DAVA: Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan ve sendikal nedenle feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine karar verilirken, fesihte sendikal neden bulunmadığı kabul edilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi B.Kar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten soma dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmadan ve sendikal nedenle feshedildiğini belirterek, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve işe başlatmama tazminatının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31/6 maddesi uyarınca belirlenmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının iş sözleşmesinin "Ticaret piyasasındaki ekonomik sıkıntılar, nakit darboğazı ve buna bağlı olarak alınan tedbirler arasında otomasyona geçisin bulunması nedeni ile 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca işletme ve işyeri gereklerinden dolayı feshedildiğini, sendikal neden bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece işyerinden yapılan keşif soması alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek, fesih bildiriminde personel fazlalığının fesih sebebi yapılmadığı, somut olarak da ortaya konmadığı, ekonomik nedenlerin yerinde olmadığı, işten çıkarılmada objektif kriterler sunulmadığı, geçerli feshin kanıtlanmadığı, davacının sendika üyeliğinin fesihten soma sendika tarafından onaylandığı, davalıya sendika üyeliğinin bildirilmediği, işten çıkarma tarihi itibari ile üye olmadığı, sadece sendika üyeliğinin sendikal neden için yeterli olmayacağı, halen işyerinde sendika üyesi işçilerin çalıştığı, sendikal nedenin somut olarak davacı işçi tarafından kanıtlanmadığı gerekçesi ile feshin geçersizliğine, davacı işçinin işe iadesine, işe başlatmama tazminatının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca belirlenmesine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından feshin sendikal nedene dayanması ve işe başlatmama tazminatının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31/6 maddesi uyarınca belirlenmesi gerektiği gerekçesi ile davalı vekili tarafından ise cevap nedenleri ile temyiz edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/2 maddesi uyarınca "feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir". İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha soma, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (04.04.2008 gün ve 2007/29752 Esas, 2008/7448 Karar sayılı ilamımız).
İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır. İspat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz. (Dairemizin 01.12.2008 gün ve 2008/6294 Esas, 2008/32601 Karar sayılı ilamı).
Sendika özgürlüğü olarak belirtilen sendikaya üye olma ve sendikal faaliyette bulunma hakkı, normatif dayanağını Anayasa'nın 51 ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 20, 31. maddelerinden almaktadır. İşverenin fesih hakkını işçinin sendikal hak ve özgürlüklerinden yararlanmasını engellemek amacı ile kullanması fesih hakkının kötüye kullanılmasının en önemli örneğidir. Sendikal feshin arkasındaki gerçek neden, işçinin sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlere katılmasıdır.
Dosya içeriğine göre, işletme, işyeri ve işin gerekleri nedenleri olarak belirtilen "Ticaret piyasasındaki ekonomik sıkıntılar, nakit darboğazı ve buna bağlı olarak alınan tedbirler arasında otomasyona geçisin bulunma" nedenlerinin davalı işveren tarafından kanıtlanmadığı, feshin geçerli nedene dayanmadığı anlaşılmaktadır.
Ancak davacı işçi, iş sözleşmesinin sendika üyesi olması ve sendika üyeliğinden istifa etmemesi nedeni ile feshedildiğini iddia etmiş, tanık dinletmiş ve karine olarak aynı tarihte üyelikten istifa eden işçilerin iş sözleşmelerinin feshedilmesine dayanmıştır. Gerçekten de davacı ile birlikte 26 işçinin 26.11.2007 tarihinde notere giderek sendika üyesi oldukları, iş sözleşmesinin feshedildiği 28.11.2007 tarihinde 17 işçinin özellikle davalı tanık anlatımına göre işveren aracı ile notere gönderilerek sendika üyeliğinden istifa etmelerinin sağlandığı, halen işyerinde 2 sendika üyesi işçinin çalıştığı, üyelikten istifa etmeyen davacı gibi işçilerin iş sözleşmelerinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacının sendika üyeliğinin fesihten soma sendika tarafından onaylanması sonuca etkili değildir. Davalı işverenin üye olan işçileri üyelikten istifa etmeleri için araçla notere göndermesi sendikal faaliyetten haberdar olduğunu göstermektedir. Mahkemenin sendikal neden bulunmadığı yönündeki gerekçesi yerinde değildir. Sendikal neden somut olarak kanıtlanmıştır. İşe başlatmama tazminatının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31/6 maddesi uyarınca belirlenmesi gerekir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31/6 maddesi uyarınca davacının 1 yıllık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4.Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6.Davacının yapmış olduğu, 44.40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 575-YTL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, Kesin olarak oybirliği ile karar verildi.