İlgili Kanun / Madde
6356 S. STK/4, 5
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2022/5337
Karar No. 2022/6668
Tarihi: 26.05.2022
lİŞ KOLU TESPİTİ
lİŞ KOLU TESPİTİNDE HER İŞVERENİN İŞYERİNİN BAĞIMSIZ İŞYERİ OLARAK KABUL EDİLEREK İŞİN NİTELİĞİNE GÖRE TESPİT YAPILACAĞI
lALT İŞVERENİN İŞKOLUNUN ASIL İŞVERENE GÖRE BELİRLENEMEYECEĞİ
ÖZETİ İşkolu tespit davalarında, her işverenin işyerinin bağımsız işyeri olarak kabul edilip, o işyerinde yapılan işlerin niteliği itibarıyle işkolu tespiti gerekir. Alt işverenin işkolu tespiti asıl işverenin yaptığı işe göre belirlenmez. Alt işverenin işkolu tespitinin, asıl işverenden ayrı olarak yapılması gerektiği gibi, alt işverene ait işyerinde yapılan işlerin, asıl işverene ait işyerinde yapılan işlere yardımcı iş olarak değerlendirilmesi de doğru olmaz. 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işlerin de asıl işin dâhil olduğu işkolundan sayılacağı kuralı, bir işyeri sınırları ve organizasyonu içerisinde yürütülen işler için önem taşır. Yoksa birbirinden ayrı işyerlerinde farklı işkoluna giren işler yapılıyorsa asıl iş yardımcı iş kavramı geçerli olmaz. Alt işveren işçileri ise alt işverene ait bağımsız işyeri çalışanları olduklarından, bağlı bulundukları işkolunun asıl işverenden ayrı olarak belirlenmesi gerekir. Nitekim 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin gerekçesinde “Bir işyerinde yürütülen yardımcı işin alt işveren tarafından üstlenilmesi halinde, bu iş artık asıl işveren yönünden yardımcı iş olarak kabul edilemez. Bu işler alt işveren bakımından asıl iş kabul edilir ve işkolu buna göre belirlenir” şeklinde anılan durum açık olarak belirtilmiştir.
DAVA: Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen işkolu tespit kararının iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili ile PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili sendikanın PTT A.Ş., Türk Telekomünikasyon A.Ş. gibi kurumsal ve büyük şirketler dahil bir çok kurum ve şirket nezdinde örgütlü 20 binden fazla üyesi bulunan ve 7 nolu iletişim işkolunda faaliyet gösteren Türk İş Konfederasyonuna bağlı bir sendika olduğunu, müvekkili sendikanın davalılardan PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. işyerinde örgütlenme çalışmalarına başlayabilmek için Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetleri Bakanlığına 24.05.2018 tarihli ve 2018/677-20 sayılı yazı ile müracaat ettiğini, faaliyetlerinin 7 sıra nolu "iletişim" işkoluna girdiğinin tespitini talep ettiklerini, Bakanlığın yaptığı değerlendirme neticesinde 22.03.2019 tarih 30722 sayılı Resmî Gazete'de 2019/2 karar nolu işkolu tespit kararını yayınladığını, karar içeriğinde PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. ünvanlı işyerindeki 1263563.006 ve 1273615.006 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) nolu işyerlerinde yürütülen işin İşkolları Yönetmeliği'nin 10 sıra numaralı "Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar" işkoluna girdiğinin tespit edildiğini, yapılan tespitin 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'na (6356 sayılı Kanun), İşkolları Yönetmeliği'ne (Yönetmelik), yerleşik içtihatlara, işyerinde yürütülen fiili iş durumuna aykırı olduğunu, 7 nolu "iletişim" işkolunun faaliyet alanının Yönetmelik'te belirtildiğini, PTT’nin işkolunun tartışmasız "iletişim" işkolu olduğunu, yetkili Sendika olarak 1962 yılından beridir toplu iş sözleşmesi akdedildiğini, davalı PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş.’nin PTT A.Ş. nezdinde faaliyet gösteren bir alt Şirket olduğunu, Bakanlığın tespitinin hukuka aykırı olduğunu, toplanacak delillerle bu durumun ortaya çıkacağını ileri sürerek Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetleri Bakanlığının 22.03.2019 tarih 30722 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 2019/2 karar nolu işkolu tespit kararının iptaline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de tespit konusu işyerlerinin İşkolları Yönetmeliği'nin 7 sıra numaralı "iletişim" işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Öz Büro İş Sendikası vekili cevap dilekçesinde; dava konusu PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. işyerinde müvekkili Sendikanın işkoluna giren işlerin yürütüldüğünü, İşkolları Yönetmeliği'nde bu durumun görüldüğünü, bu nedenle işyerinin 10 nolu işkolunun faaliyet alanına girdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili cevap dilekçesinde; davacı Sendikanın isteği doğrultusunda müfettişler tarafından 25.06.2018 tarihinde rapor oluşturulduğunu, 1263563 sicil nolu işyerinde PTT messenger yazılımının kurulması ve satılması, yazılım donanım sistemlerinin kurulması işletilmesi, donanım bilişim cihazlarının satışının yapıldığını, işçilerin de ağırlığının yazılım donanım işlerinde çalıştığını; 1273615 sicil nolu işyerinde ise Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. ile düzenlenmiş süresi 1 yıl konusu PTT bünyesinde uzman personel çalıştırılması olan uzman personel çalıştırılması hizmet alım sözleşmesine istinaden PTT Bankın bankacılıkla ilgili bilişim ve teknolojik alt yapısına dair teknik destek işleri ile PTT Bank bankacılık işlerinin yürütüldüğünü, işçilerin de ağırlığının gişe görevlisi olarak çalıştığının tespit edildiğini; 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinde bir işyerinin girdiği işkolunun bu işyerinde yürütülen asıl işe göre belirlendiğini, işyerindeki yardımcı işlerin de asıl işin dahil olduğu işkolundan sayıldığını, bir işin alt işveren tarafından üstlenilmesi halinde bu işin artık asıl işveren yönünden yardımcı iş olarak kabul edilemeyeceğini, alt işveren tarafından asıl iş kabul edilerek işkolunun belirleneceğini, işverenliğe ait satış kayıtlarında satışlarda ağırlığın yazılım donanım satışlarında olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3.Davalı Tez-Koop İş Sendikası vekili cevap dilekçesinde; Türkiye Haber İş Sendikasının İşkolları Yönetmeliği'nin 7 sıra numaralı işkolunda kurulu bir sendika olduğunu, PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. işyerinde yürütülen faaliyetlerin tanımlanan "iletişim" işkolundaki işlerden olduğunu, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
4.Davalı PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; şirketin PTT iştiraki olsa da temel faaliyet alanlarının iletişim değil teknolojik yazılım ve donanım olduğunu, bu nedenle işkolu tespit kararının hukuka uygun olduğunu, yerine getirilen bilgisayar yazılım, donanım ve destek hizmetlerinin anılan hizmet koluna dahil olduğunu, bu nedenle davacının aksi yöndeki iddiasının bir temeli olmadığını, PTT ile Şirket arasındaki hizmet alım sözleşmesinin iletişim faaliyetine ilişkin olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.09.2020 tarihli ve 2019/267 Esas, 2020/705 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili ile PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 29.12.2020 tarihli ve 2020/3767 Esas, 2020/841 Karar sayılı kararıyla özetle;
“…
Somut olayda, dava konusu işyerinde üç kişilik bilirkişi heyeti ile yapılan keşif sonucu düzenlenen raporda, PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş.’nin faaliyetinin PTT A.Ş.’nin posta, kargo ve bankacılık alanlarında verdiği hizmetleri teknolojinin sağladığı imkanlardan faydalanarak daha hızlı ve verimli hale getirmek, çözümler üretmek olduğu görülmüştür. Yürütülen asıl işin PTT A.Ş.’nin verdiği hizmetleri teknolojinin sağladığı imkanlar ile hızlı hale getirmek olduğu, işyerinde üretime etki eden başka fiziksel birimin olmadığı, işyerinde yapılan iş ile PTT A.Ş.’nin ihtiyaç duyduğu ürünlerin daha ucuz temininin sağlandığı, ayrıca işyerinde PTT A.Ş.’nin yazılım anlamındaki ihtiyaçlarının karşılandığı, bu ihtiyacın sadece donanım olarak sağlandığı, asıl iş ile bu yer arasında yönetimsel bağı anlamında yönetim kurulu üyeleri Ömer Fatih Sayan ile Gürbüz Akbulut'un aynı zamanda PTT A.Ş. yönetim kurulunun da üyesi olarak bulunduğu, işyerinin genel anlamda mal ve hizmet üretmek yerine tedarikçi olarak görev yaptığı, söz konusu tedarik edilen mal ve hizmetlerin alıcısının yüzdesel olarak büyük bir bölümünün PTT A.Ş.’ye sağlandığı bunun yanında Türk Havacılık Uzay Sanayii, SHGM, SSB, TCDD ve TCDD taşımacılığa da tedarik edilen mal ve hizmet olduğu, tedarik edilen mal veya hizmetin PTT A.Ş.’nin daha ucuz teminini sağlamak için yapıldığı, işyerinin resmi bildirimlerde çalışma konusu kodunun 620201 olduğu işyerinin tescilinde iş kolu kodunun da aynı olarak bildirildiği tespit edilmiştir. PTT A.Ş.’nin esas sözleşmesinin 3. maddesinde amaç ve faaliyet konularının düzenlendiği söz konusu maddenin (g) bendinde Teknolojik birikim ve yazılımların üretimi ve pazarlanmasının, (h) bendinde Elektronik sertifika hizmet sağlayıcılığının düzenlendiği ve kuruluş amaçlarından ikisini oluşturduğu, bu amaçları gerçekleştirebilmek için faaliyetleri konusunda araştırma, proje geliştirme ve danışmanlık hizmeti yapabileceği veya yaptırabileceği, teknik yardım alabileceğinin düzenlendiği görülmüştür. Dinlenen tanık beyanları, mahallinde yapılan bilirkişi incelemesi, dosya içeriğindeki tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi sonucunda, Mahkemece, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 02.03.2019 tarih 30722 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2019/2 karar nolu iş kolu tespit kararının iptali ile PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. unvanlı işyerine ait 1263563.006 ve 1273615.006 SGK sicil nolu işyerlerinde yapılan işin iş kolları yönetmeliğinin 7 nolu iletişim işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesi yerindedir” gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili ile PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 15.04.2021 tarihli ve 2021/3296 Esas 2021/8171 Karar sayılı bozma ilâmında özetle;
“…dava konusu işyerlerinde yapılan işin niteliği, yürütülen faaliyetin kapsamı, iş müfettişi raporu ile keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde yapılan tespitler karşısında, İlk Derece Mahkemesince yetersiz bilirkişi raporu ile sonuca gidilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan bu maddi ve hukuki olgular karşısında, mahkemece aralarında bilişim/yazılım uzmanı ve tespit konusu sektörde uzman bilirkişiler ile birlikte önceki bilirkişilerin de yer aldığı yeni bir bilirkişi kurulu teşkil edilmeli, tespit konusu işyerlerinde keşif icra edilmeli, uzman bilirkişilerden somut tespitlere dayalı ve denetime elverişli rapor alınmalı, çalışan işçi sayısı ve işçilerin somut olarak hangi görevleri icra ettikleri belirlenmeli, tespit ve itiraz konusu işyerlerinde yapılan ağırlıklı iş duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanmalı ve İşkolları Yönetmeliğinde yer alan düzenlemeler de gözetilerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurularının esastan reddi kararı hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda yapılan araştırma sonrasında özetle;
"…
.PTT AŞ'nin esas sözleşmesinin 3. maddesinde, Amaç ve Faaliyet Konularının düzenlendiği söz konusu maddenin (g) bendinde Teknojojik birikim ve yazılımların üretimi ve pazarlanmasının, (h) bendinde elektronik sertifika hizmet sağlayıcılığının düzenlendiği ve kuruluş amaçlarınından ikisini oluşturduğu, bu amaçları gerçekleştirebilmek için faaliyetleri konusunda araştırma, proje geliştirme ve danışmanlık hizmeti yapabileceği veya yaptırabileceği, teknik yardım alabileceğinin düzenlendiği görülmüştür. Tüm bu tespit edilen ve değerlendirilen hususlar dahilinde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 22.03.2019 tarih 30722 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2019/2 karar nolu iş kolu tespit kararının iptaline karar verilerek PTT Bilgi Teknolojileri AŞ ünvanlı işyerine ait 1263563.006 ve 1273615.006 SGK sicil nolu işyerlerinde yapılan işin iş kolları yönetmeliğinin 7 nolu İletişim işkoluna girdiğinin tespitinin gerektiği…” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili ile PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vekili temyiz dilekçesinde; PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. unvanlı işverenliğe ait olan 1263563.006 ve 1273615.006 SGK sicil numaralı işyerlerinde PTT messenger yazılımının kurulması ve satılması, yazılım donanım sistemlerinin kurulması, işletilmesi, donanım bilişim cihazlarının satışı ve PTT A.Ş. ile düzenlenmiş olan hizmet alım sözleşmesine istinaden PTT Bank'ın bankacılık ile ilgili bilişim ve teknolojik alt yapısına dair işler, Bilişim Dairesinde teknik destek işleri ile PTT Bank bankacılık işlerinin yürütüldüğünü, işyerindeki ağırlıklı olarak yürütülen faaliyetin yazılım donanım sistemlerinde olduğunu, bu nedenle yapılan işlerin İşkolları Yönetmeliğinin 10 sıra numaralı "Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar" işkolunda yer aldığını, iş müfettişlerince yerinde yapılan kapsamlı inceleme neticesinde oluşturulan rapor neticesinde tesis edilen dava konusu işkolu tespiti işleminin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığını, verilen kararın bozulması ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
2. Davalı PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde özetle, müvekkili Şirketin davaya konu işlemde hiç bir şekilde müdahil olmayıp kararı veren kurum olmadığını, dava konusu işlemle ilgisi olmadığını, müvekkili Şirketin sadece PTT A.Ş'nin işlerini yapmakla kalmayıp farklı kurum ve şirketlere de hizmet verdiğini, müvekkili Şirketin teknoloji ürünleri geliştirme bunların donanım, yazılım, proje yönetimi ve danışmanlık mühendislik hizmeti verdiğini belirtmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 5 inci maddeleri kapsamında işkolu tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6356 sayılı Kanun'un 4 ve 5 inci maddesi ile İşkolları Yönetmeliği hükümleri.
2.Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 17.02.2022 tarihli ve 2022/940 Esas, 2022/1969 Karar sayılı kararında işkolu kavramı ile işkolu tespiti konusu şu şekilde açıklanmıştır:
"…
İşkolu, toplu iş hukukumuzun en önemli kavramlarındandır. 6356 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin birinci fıkrası gereğince, sendikalar kuruldukları işkolunda faaliyette bulunurlar. Bu anlamda toplu iş hukukumuzda işkolu esasına göre sendikalaşma ilkesinin kabul edildiği ve işkolu kavramı ile sendikaların hukuki olarak faaliyet sınırının belirlendiği ifade edilebilir.
6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, işkolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir.
İşkolu tespiti ve bu tespite karşı dava açma hakkının düzenlendiği 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrası “Bir işyerinin girdiği işkolunun tespiti Bakanlıkça yapılır. Bakanlık, tespit ile ilgili kararını Resmî Gazete’de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, kararın yayımından itibaren on beş gün içinde dava açabilir. Mahkeme iki ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017- 7036/29 md.) Karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi iki ay içinde kararını verir. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/29 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay, uyuşmazlığı iki ay içinde kesin olarak karara bağlar.” şeklindedir.
İşkolu kavramı ile çalışma yaşamında benzer nitelikte olan faaliyet türleri gruplandırılmak suretiyle tasnif edilmektedir. Hukukumuzda, bu suretle oluşturulan işkolu sayısı yirmi olarak belirlenmiştir.
İşkolu tespitinde birim olarak işyerinin esas alınacağı normatif düzenlemelerin tartışmasız bir sonucudur. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2 nci maddesinin gerekçesinde, işyeri, teknik bir amaca, diğer bir deyişle mal ve hizmet üretimine yönelik ve değişik unsurlardan meydana gelen bir birim olarak belirtilmiştir. İşyerinin sınırlarının saptanmasında “işyerine bağlı yerler” ile “eklentiler” ve “araçların” bir birim kapsamında oldukları belirtildikten sonra özellikle bir işyerinin mal ve hizmet üretimi için ayrı bir alanı da kullanması halinde bunların tek işyeri mi yoksa birbirinden bağımsız işyerleri mi sayılacağı konusunda “amaçta birlik”, aynı teknik amaca bağlı olarak üretimde bulunma, nitelik yönünden bağlılık ile “yönetimde birlik”, aynı yönetim altında örgütlenmiş olma koşullarının aranacağı düzenlenmiştir.
İşyeri kavramının unsurları da nazara alındığında, teknik amaç doğrultusunda yapılan işin niteliğine göre işkolunun belirlenmesi gerektiği ifade edilebilir. Bununla birlikte, aynı işyerinde farklı nitelikte mal veya hizmet üretimlerinin söz konusu olması durumunda, birden fazla teknik amaç mevcut olabilir. Bu ihtimalde, işyerinde yürütülen faaliyet kapsamındaki ağırlıklı işin niteliğine göre işkolunun tespit edilmesi gerekmektedir (ŞAHLANAN, Fevzi: Toplu İş Hukuku, İstanbul 2020, s.50; TUNCAY, A. Can/SAVAŞ KUTSAL, Burcu: Toplu İş Hukuku, İstanbul 2019, s.50)…"
3. Değerlendirme
1. Somut uyuşmazlıkta; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 22.03.2019 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan karara göre “PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. unvanlı işverenliğe ait olan 1263563.006 ve 1273615.006 SGK sicil numaralı işyerlerinde PTT messenger yazılımının kurulması ve satılması, yazılım donanım sistemlerinin kurulması, işletilmesi, donanım bilişim cihazlarının satışı ve PTT A.Ş. ile düzenlenmiş olan hizmet alım sözleşmesine istinaden PTT Bank’ın bankacılık ile ilgili bilişim ve teknolojik alt yapısına dair işler, Bilişim Dairesinde teknik destek işleri ile PTT Bank bankacılık işlerinin yürütüldüğü, işyerindeki ağırlıklı olarak yürütülen faaliyetin yazılım donanım sistemlerinde olduğu, bu nedenle yapılan işlerin İşkolları Yönetmeliğinin 10 sıra numaralı “Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar” işkolunda yer aldığına dair işkolu tespit kararı verilmiştir.
2. İşkolu tespit davalarında, her işverenin işyerinin bağımsız işyeri olarak kabul edilip, o işyerinde yapılan işlerin niteliği itibarıyle işkolu tespiti gerekir. Alt işverenin işkolu tespiti asıl işverenin yaptığı işe göre belirlenmez. Alt işverenin işkolu tespitinin, asıl işverenden ayrı olarak yapılması gerektiği gibi, alt işverene ait işyerinde yapılan işlerin, asıl işverene ait işyerinde yapılan işlere yardımcı iş olarak değerlendirilmesi de doğru olmaz. 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işlerin de asıl işin dâhil olduğu işkolundan sayılacağı kuralı, bir işyeri sınırları ve organizasyonu içerisinde yürütülen işler için önem taşır. Yoksa birbirinden ayrı işyerlerinde farklı işkoluna giren işler yapılıyorsa asıl iş yardımcı iş kavramı geçerli olmaz. Alt işveren işçileri ise alt işverene ait bağımsız işyeri çalışanları olduklarından, bağlı bulundukları işkolunun asıl işverenden ayrı olarak belirlenmesi gerekir. Nitekim 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin gerekçesinde “Bir işyerinde yürütülen yardımcı işin alt işveren tarafından üstlenilmesi halinde, bu iş artık asıl işveren yönünden yardımcı iş olarak kabul edilemez. Bu işler alt işveren bakımından asıl iş kabul edilir ve işkolu buna göre belirlenir” şeklinde anılan durum açık olarak belirtilmiştir.
3. Belirtmek gerekir ki, tespit konusu işyerlerinin ait olduğu işveren PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. ayrı bir tüzel kişiliği haiz ticaret şirketi niteliğinde bağımsız bir işveren olduğundan, tespit konusu işyerlerinde yürütülen ağırlıklı işlerin ve faaliyetin niteliği gözetilerek işkolu tespit işlemi gerçekleştirilmelidir.
4. İş müfettişinin mahallinde yapmış olduğu tespitlere göre tespit konusu işyerlerinde yapılan ağırlıklı iş yazılım ve donanım sistemlerinin kurulması, işletilmesi ve satılması işidir.
5. İş müfettişi tarafından mahallinde beyanı alınan işveren vekili F. Şirin’in de özetle “2.6202.02.02.1263563.006 sicil numaralı işyerinde ağırlıklı olarak yazılım donanım sistemlerinin kurulması, işletilmesi, donanım bilişim cihazlarının satışı işinin yürütüldüğü, aynı adresteki 4.8211.02.02.1273615.006 sicil numaralı işyerinde ise Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) A.Ş. ile düzenlenmiş, süresi 1 yıl, konusu PTT bünyesinde uzman personel çalıştırılması olan uzman personel çalıştırılması hizmet alım sözleşmesine istinaden PTT Bankın bankacılıkla ilgili bilişim ve teknolojik alt yapısına dair işler, Bilişim Dairesinde teknik destek işleri ile PTT Bank bankacılık işlerinin yürütüldüğünü, işçilerin ağırlığının gişe görevlisi olarak çalıştığını, şirketin esas satışlarının donanım cihaz satışında olduğunu, bu işler dışında yürüttükleri başka bir faaliyetin olmadığını, PTT tarafından bilişim, teknoloji, yazılım, donanım ve ARGE hizmetlerini yürütmek amacıyla kurulduklarını” ifade ettiği görülmektedir.
6. Bilirkişi raporunda da işyerlerinde yazılımlar geliştirildiği, danışmanlık hizmeti, lisans tedariği, donanım satışı ve bunların teknik desteğinin sağlandığı, halihazırda test aşamasında olan video konferans üzerinden haberleşme ve toplantı özelliği olan bir program üzerinde çalışıldığı hususlarının belirtildiği görülmektedir.
7. Mahkemece bilirkişi raporunda bildirilen kanaat doğrultusunda hüküm tesis edilmiş ise de tespit konusu işyerinin bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiği ve ayrıca tespit konusu işyerlerinde üretilen mal ve hizmetlerin sadece Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş.’ye değil, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş., Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Savunma Sanayii Başkanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları gibi farklı kurumlara yönelik olarak da satışının gerçekleştirildiğinin gözetilmemesi suretiyle ulaşılan sonuç isabetli olmamıştır.
8. 19.12.2012 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İşkolları Yönetmeliği'ne ekli cetvelde 62.01 işkolu kodu ile “Bilgisayar programlama faaliyetleri”, 62.02 işkolu kodu ile “Bilgisayar danışmanlık faaliyetleri” ve 62.09 işkolu kodu ile “Diğer bilgi teknolojisi ve bilgisayar hizmet faaliyetleri” 10 sıra numaralı “Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar” işkolu başlığı altında düzenlenmiştir.
9. Açıklanan bu maddi ve hukuki olgulara göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yayımlanan işkolu tespit kararı isabetli olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.
10. Belirtilen sebeplerle, 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
VII. HÜKÜM
Açıklanan sebeplerle,
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
Davanın REDDİNE,
Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davalı PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş. tarafından peşin yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcı ve 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 203,00 TL harcın davacıdan alınarak davalı PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş.'ye verilmesine,
Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yaptığı 512,60 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ödenmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 5.100,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı PTT Bilgi Teknolojileri A.Ş.'ye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
26.05.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi. Sosyal Güvenlik Bakanlığının yaptığı 150,00 TL, davalı Ferrero Fındık İthalat İhracat ve Ticaret A.Ş.'nin yaptığı 515,50 TL, fer'î müdahil Öz Orman İş Sendikasının yaptığı 100,00 TL ve fer'î müdahil Tarım İş Sendikasının yaptığı 558,00 TL yargılama giderlerinin davacıdan tahsili ile ilgili taraflara ödenmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 5.100,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılar ve fer'î müdahillere verilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalı Ferrero Fındık İthalat İhracat ve Ticaret A.Ş. ile fer'î müdahil Öz Orman İş Sendikası ve fer'î müdahil Tarım İş Sendikasına iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine
26.05.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.