İŞE BAŞLATMAMA TAZMİNATINDAN KESİLEN GELİR VERGİSİNİN VERGİ DAİRESİNDEN İSTENMESİNİN GEREKMESİ

SAYILAR

Esas No : 2011/12388
Karar No : 2012/25
Tarihi : 16.01.2012
İlgili Kanun/Madde : 4857 S.İşK/18-21
Yargı Yeri: YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar : İŞE BAŞLATMAMA TAZMİNATINDAN KESİLEN GELİR VERGİSİNİN VERGİ DAİRESİNDEN İSTENMESİNİN GEREKMESİ

Tam Metin

 

YARGITAY
22. HUKUK DAİRESİ
 
Esas No.
Karar No.
Tarihi:
2011/12388
2012/25
16.01.2012
İlgili Kanun / Madde
4857 S.İşK/18-21
 

  • İŞE BAŞLATMAMA TAZMİNATINDAN KESİLEN GELİR VERGİSİNİN VERGİ DAİRESİNDEN İSTENMESİNİN GEREKMESİ
 
  ÖZETİ 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 25/1. maddesinin 1. bendinde ölüm, sakatlık, hastalık ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat ve yapılan yardımların gelir vergisinden müstesna oldukları belirtilmektedir.16/6/2009 tarihli ve 5904 sayılı Kanun'un 1. maddesiyle; bu maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “ve işsizlik sebepleriyle verilen tazminat” ibaresi “ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir. Somut olayda davalı işverence davacıya işe başlatmama tazminatı ödemesi yapılırken gelir vergisi kesintisi yapılmıştır. Davacıya yapılan ödeme 16/02/2009 tarihinde yapılan kanun değişikliğinden önce olduğundan işverence gelir vergisi kesintisi yapılması yasaya uygun olup,  davacının ilgili Vergi Dairesinden yapılan kesintinin iadesini istemesi gerekirken mükerrer ödemeye sebep olacak şekilde davalıdan talep etmesi mümkün değildir. Bu sebeple bu kısım yönünden mükerrer ödemeye yol açacak şekilde söz konusu kesintinin de hesaplanan alacak miktarına dahil edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.  
               

DAVA                       : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, boşta geçen süre ücreti, işe başlatmama tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
                                    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
                                     Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi Ü. Acar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde çalışmakta iken hizmet akdinin geçerli ve haklı bir neden olmaksızın davalı tarafından feshedildiğini, akdin feshinden sonra feshin iptali ile işe iadesi talepli açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda işe iadesine karar verildiğini, süresinde işe iade başvurusunda bulunmasına rağmen işe başlatılmadığını ve mahkeme kararı ile belirlenen boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatlarının kısmen ödendiğini, diğer alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; kıdem, ihbar tazminatları, boşta geçen süreye ilişkin ücret farkı, işe başlatmama tazminatı farkı ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin ödendiğini, bu alacak kaleminden ve diğer kalemlerden alacağının bulunmadığını, davacıyı çalıştıran alt işverenlerin borçlarından belediyenin sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda istek kabul edilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 25/1. maddesinin 1. bendinde ölüm, sakatlık, hastalık ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat ve yapılan yardımların gelir vergisinden müstesna oldukları belirtilmektedir.16/6/2009 tarihli ve 5904 sayılı Kanun'un 1. maddesiyle; bu maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “ve işsizlik sebepleriyle verilen tazminat” ibaresi “ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir. Somut olayda davalı işverence davacıya işe başlatmama tazminatı ödemesi yapılırken gelir vergisi kesintisi yapılmıştır. Davacıya yapılan ödeme 16/02/2009 tarihinde yapılan kanun değişikliğinden önce olduğundan işverence gelir vergisi kesintisi yapılması yasaya uygun olup,  davacının ilgili Vergi Dairesinden yapılan kesintinin iadesini istemesi gerekirken mükerrer ödemeye sebep olacak şekilde davalıdan talep etmesi mümkün değildir. Bu sebeple bu kısım yönünden mükerrer ödemeye yol açacak şekilde söz konusu kesintinin de hesaplanan alacak miktarına dahil edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ       : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek hainde ilgiliye iadesine, 16/01/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.