YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ |
||||||
Esas No. Karar No. Tarihi: |
2010/940 2011/2881 29.03.2011 |
İlgili Kanun / Madde 5510 SGK/95 |
||||
|
||||||
ÖZETİ: | Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de, diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu, giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Karan da bu yöndedir. Yapılacak iş; davacının sürekli iş göremezlik oranının başlangıç tarihinin saptanması açısından, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden rapor almak, raporlar arasında sürekli iş göremezlik oranının başlangıç tarihi yönünden çelişki bulunması halinde giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınarak çelişkiyi gidermek, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından belirlenen maluliyet başlangıç tarihine göre sonuca gitmektir |
|||||
Davacı, is kazası geçirdiği tarihten itibaren daha sonra yükseltilen aylığına göre fark aylıklarının ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Mehmet Beleç tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 19.11.1999 tarihi itibari ile sürekli iş göremezlik oranının % 29 olduğunun bu nedenle % 10,3 sürekli iş göremezliğine göre bağlanan gelirin 19.11.1999 tarihinden itibaren % 29 oranına göre bağlanarak fark aylıkların Kurumdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulü ile davacının sürekli iş göremezlik oranının ilk kaza tarihinden itibaren % 29 olduğunun ve davacıya 506 sayılı Yasanın 110. ve 11. maddelerine göre %5 indirim yapılmak suretiyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanıp fark aylıklarının ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 19.11.1999 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu % 10,3 oranında maluliyete uğradığı kabul edilerek, 21.03.2007 tarihinde 19.11.2000 tarihinden geçerli olmak üzere sürekli iş göremezlik geliri bağlandığı, birikmiş aylıkların ödendiği, davacının itirazı üzerine Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 27.03.2007 tarihli raporunda Sağlık Bakanlığı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi' nin 17.01.2007 tarihli raporu dikkate alınarak % 29 oranında sürekli iş göremez duruma geldiğine karar verildiği, buna göre kurum tarafından 20.05.2007 tarihinde davacının sürekli iş göremezlik gelirinin 01.02.2007 tarihinden geçerli olarak % 29 oranında göre bağlanarak 01.02.2007-20.05.2007 tarihleri arasındaki fark gelirlerinin PTT kanalı ile gönderildiğinin davalı Kurumca bildirildiği, ancak davalı vekilinin temyiz dilekçesinde davacının gönderilen parayı almadığını beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık davacının % 29 oranında sürekli iş göremez duruma geldiği tarihin 19.11.1999 kaza tarihi mi yoksa Sağlık Bakanlığı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 17.01.2007 tarihli Sağlık Kurulu rapor tarihi mi olduğu noktasında toplanmaktadır.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre, "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak şevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade ederek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum Usulüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak şevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de, diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu, giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Karan da bu yöndedir.
Yapılacak iş; davacının sürekli iş göremezlik oranının başlangıç tarihinin saptanması açısından, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden rapor almak, raporlar arasında sürekli iş göremezlik oranının başlangıç tarihi yönünden çelişki bulunması halinde giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınarak çelişkiyi gidermek, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından belirlenen maluliyet başlangıç tarihine göre sonuca gitmektir.
Mahkemece açıklanan bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.