İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/18-21, 25
6356 S. STK/25
T.C
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
7. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2021/2282
Karar No. 2022/2178
Tarihi: 10/11/2022
lSENDİKAL NEDENLERLE AYRIMCILIK
lİŞVERENİN İŞÇİYE SENDİKA ÜYESİ OLMA-SINI İSTEMEDİĞİNİ SÖYLEMESİ
lSENDİKADAN İSTİFA ETMEYEN İŞÇİNİN ÜCRETSİZ İZNE GÖNDERİLMESİ
lSENDİKAL AYRIMCILIK NEDENİYLE SEN-DİKAL TAZMİNAT
ÖZETİ: Somut olayda; davacı 27.09.2019 tarihinde davalı şirkette özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başlamış, 15.05.2020 tarihinde sendikaya üye olmuştur. 20.05.2020 tarihinde ekonomik nedenler ve covid 19 pandemi süreci nedeniyle ücretsiz izne gönderileceğine dair tebliğin yapıldığı, aynı tarihte iş – çalışma hürriyeti ihlali yapıldığından bahisle işverenden şikayetçi olmuştur. 01.06.2020 tarihinden itibaren ise özel güvenlik şirketinden güvenlik hizmeti alınmıştır. Özellikle davacı tanığı fabrika müdürü T. B.'un beyanlarından; davacının sendika üyesi olmasının istenmediği, davacının işine devam edebilmesi için sendikadan istifa etmesi gerektiğini, davacı ücretsiz izne ayrıldıktan sonra da güvenlik hizmeti satın aldıklarını, dosya kapsamındaki mesajların kendisine ait olduğunu kabul etmiştir. Bu nedenle; dosya kapsamında ki mesajlar ile tanık beyanları, davacı ücretsiz izne ayrıldıktan sonra güvenlik hizmeti satın alınması ve ücretsiz izne ayırma olayının sendika üyeliğinin hemen akabinde gerçekleşmesi nedenleriyle, davacının sendikal ayrımcılığa tabi tutulduğu değerlendirilmesi ile davacı lehine sendikal tazminata hükmedilmesi isabetli olup, istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir
DAVANIN KONUSU: Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan)
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan kararın istinaf yolu ile incelenmesini davalı vekilinin yasal süre içerisinde istemesi üzerine, duruşmalı incelenmesine gerek görülmeksizin Hakim Ramazan Türkmen tarafından düzenlenen rapor ile dosyadaki tutanaklar ve belgeler okunduktan sonra gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili; davacının 27.09.2019 tarihinde davalı şirkete ait işyerinde çalışmaya başladığını, sendika üyesi olduğunun öğrenilmesi üzerine sendikal ayrımcılığa tabi tutulduğunu belirterek sendikal tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme, davacının sendikal ayrımcılığa tabi tutulduğunu belirterek sendikal tazminat talebine yönelik davanın kabulüne karar vermiştir.
Davalı vekili; sendika üyesi olması nedeniyle davacıya farklı bir işlem yapılmadığını, kanundan kaynaklanan ücretsiz izne ayırma haklarını kullandıklarını, başka sendikalı işçilerinde ücretsiz izne ayırdıklarını, davacının da sendikal ayrımcılık yapılmadığını kabul ettiğini, işyerinde sendikal örgütlenme ile toplu iş sözleşmesinin bulunduğunu, özel güvenlik görevlilerinin toplu iş sözleşmesi kapsamı dışında bulunduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini, itirazları değerlendirilmediğinden hükmün gerekçesiz olduğunu istinaf başvuru sebepleri olarak ileri sürmüştür.
İstinaf başvuru sebepleri ve kamu düzeni çerçevesinde Daire önüne gelen ve öncelikle çözülmesi gereken uyuşmazlıklar dikkate alınarak yapılan inceleme sonunda;
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 25/2 fıkrasında; " İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamaz. " Aynı maddenin 4. Fıkrasında ise; "İşverenin (…) yukarıdaki fıkralara aykırı hareket etmesi hâlinde işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir. " belirtilmiştir.
Somut olayda; davacı 27.09.2019 tarihinde davalı şirkette özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başlamış, 15.05.2020 tarihinde sendikaya üye olmuştur. 20.05.2020 tarihinde ekonomik nedenler ve covid 19 pandemi süreci nedeniyle ücretsiz izne gönderileceğine dair tebliğin yapıldığı, aynı tarihte iş – çalışma hürriyeti ihlali yapıldığından bahisle işverenden şikayetçi olmuştur. 01.06.2020 tarihinden itibaren ise özel güvenlik şirketinden güvenlik hizmeti alınmıştır. Özellikle davacı tanığı fabrika müdürü T.B.'un beyanlarından; davacının sendika üyesi olmasının istenmediği, davacının işine devam edebilmesi için sendikadan istifa etmesi gerektiğini, davacı ücretsiz izne ayrıldıktan sonra da güvenlik hizmeti satın aldıklarını, dosya kapsamındaki mesajların kendisine ait olduğunu kabul etmiştir. Bu nedenle; dosya kapsamında ki mesajlar ile tanık beyanları, davacı ücretsiz izne ayrıldıktan sonra güvenlik hizmeti satın alınması ve ücretsiz izne ayırma olayının sendika üyeliğinin hemen akabinde gerçekleşmesi nedenleriyle, davacının sendikal ayrımcılığa tabi tutulduğu değerlendirilmesi ile davacı lehine sendikal tazminata hükmedilmesi isabetli olup, istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Bu halde incelenen kararın usûl ve esas yönlerden hukuka uygun olduğu anlaşılmış ve HMK'nin 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
1-)Davalı vekilinin Kayseri 2. İş Mahkemesi 16/06/2021 Tarih ve 2020/415 Esas – 2021/453 Karar sayılı ilamına yönelik istinaf başvurusunun, HMK'nin 353/1-b maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-)Alınması gereken nispi 2.412,44 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 604,00 TL'nin mahsubu ile bakiye 1.808,44 TL'nin davalı taraftan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-)Davalının yaptığı istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan istinaf gider avansının HMK' nin 333/1.maddesi uyarınca ilgilisine iadesine,
4-)HMK'nin 359/3.maddesi gereğince kararın tebliği, 302/5.maddesi gereği ise harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemleri ve müteakip işlemlerin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan değerlendirme sonucunda KESİN olmak üzere 10/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.