YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ |
||||||
Esas No. Karar No. Tarihi: |
2017/4199 2017/10318 28.04.2017 |
İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK. /2
|
||||
|
||||||
ÖZETİ asıl işveren alt işveren ilişkisinin varlığından söz edebilmek için iki ayrı işverenin olması, mal veya hizmet üretimine dair bir işin varlığı, işçilerin sadece asıl işverenden alınan iş kapsamında çalıştırılması gereklidir |
||||||
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ….. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili işçinin, davalı ….. işyerinde, davalı alt işveren … İnş. Tic. Ltd. Şti. bünyesinde çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı …. vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, davalılar … Enerji Üretim A.Ş. ile … İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı noktasındadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin altıncı fıkrasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi; “bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişki” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre, asıl işveren alt işveren ilişkisinin varlığından söz edebilmek için iki ayrı işverenin olması, mal veya hizmet üretimine dair bir işin varlığı, işçilerin sadece asıl işverenden alınan iş kapsamında çalıştırılması gereklidir.
Somut olayda, davalı …. ile davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında, “… Hidroelektrik Santrali-Sözleşme-İnşaat ve Hidromekanik işler” başlıklı sözleşme imzalanarak, hidroelektrik santralinin inşaatına ilişkin, sözleşme ve eklerinde detaylı açıklanan işlerin davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılması kararlaştırılmıştır. Davacının, söz konusu işte, davalı … İnş. Tic. Ltd. Şti. bünyesinde çalıştığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, kararda davalılar arasındaki ilişki irdelenmeden, 4857 sayılı Kanun’un 2. maddesine göre, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamında sadece ana sözleşme bulunmakta olup, sözleşmenin bir kısım maddelerinde sözleşme eki olarak tanımlanmış diğer belgeler dosyada bulunmamaktadır. Davalılar arasındaki ilişkinin değerlendirilmesinde sözleşmenin tüm ekleriyle birlikte incelenerek sonuca gidilmesi gereklidir. Ayrıca, davalı …..’nin faaliyet alanına ilişkin detaylı sicil bilgileri de dosya içeriğine kazandırılmamıştır. Anılan sebeplerle, davalılar arasında imzalanmış sözleşmenin tüm ekleri ve davalı ….’nin faaaliyet alanına ilişkin ticaret sicili belgeleri dosyaya celp edilmeli; davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunup bulunmadığı noktasındaki uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgiyi de gerektirdiği hususu dikkate alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılmalı ve neticeye göre bir sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ve araştırmayla karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.