FESHE DAYANAK GÖSTERİLEN İDDİA İLE İLGİLİ ADLİ ARAŞTIRMADA KANIT BULUNMAMASI

SAYILAR

Esas No : 2024/564
Karar No : 2024/1459
Tarihi : 20/11/2024
İlgili Kanun/Madde : 4857 S. İşK/18-21
Yargı Yeri: T.C. GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 8. HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar :

 

FESHE DAYANAK GÖSTERİLEN İDDİA İLE İLGİLİ ADLİ ARAŞTIRMADA KANIT BULUNMAMASI
FESİH NEDENİNİN KANITLANAMAMASI
GEÇERSİZ FESİH

Relevant law / article

Main No.
Decision No.
Date:

Tam Metin

ÖZETİ davacı hakkında feshin dayanağı işlemle ilgili herhangi bir işlem, bilgi ve belge bulunmadığı şeklinde cevap verildiği, geçerli/haklı feshi ispat yükü işveren üzerinde olup, davacının örgüt, yapı, oluşum veya gruplara üye olduğu ya da bunlara mensubiyeti veya iltisakı yahut irtibatı bulunduğuna dair herhangi bir delil elde edilemediği, sonuç olarak davalı tarafça iş sözleşmesinin geçerli/haklı feshedildiğinin ispat edilemediği, Mahkemece, feshin geçersizliğinin tespitiyle, davacı işçinin davalı alt işveren nezdinde işe iadesine karar verilmesi gerekirken davanın reddi hatalı olduğundan davacının bu yöndeki istinaf talepleri yerinde görülmüştür.

İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gelmiş olmakla dosya incelendi, yapılan müzakere sonunda gereği düşünüldü;
I-TARAFLARIN TALEP VE CEVAPLARININ ÖZETİ:
TALEP:
Davacı vekili; iş akdinin feshinin geçersizliği ile davacının işe iadesine ve işe iadenin mali sonuçlarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar Belediye ve HSN şirket vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Diğer Davalı Asiva şirketi davaya cevap vermemiştir.
II-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
III-İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: feshin yazılı olarak bildirilmediğini ve davacının savunmasının alınmadığını, dayanak işlemin anayasaya aykırı olduğunu, davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisi bulunduğunu, davacının herhangi bir örgütle bağlantısının bulunmadığını, davanın reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
IV- DAİREMİZ GEREKÇESİ:
HMK’nun 355. maddesine göre istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları ile sınırlı ve istinaf talep edenin sıfatı da gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece 30/05/2018 tarih ve 2017/1615E, 2018/751K. Sayılı karar ile ve ”.. Davanın usulden reddine… ” şeklinde karar verilmiştir.
Dairemizin 21/06/2019 tarih ve 2019/550E, 2019/1376K. Sayılı karar ile ve ”..İlk derece mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına… ” şeklinde karar verilmiştir.
Mahkemece 08/01/2020 tarih ve 2019/379 Esas 2020/2 Karar Sayılı karar ile ve ”.. Davanın reddine… ” şeklinde karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacının iş akdinin haklı/geçerli nedenle feshedilip feshedilmediği, davacının işe iadesinin gerekip gerekmediği uyuşmazlık konusudur.
Anayasa Mahkemesi’nin 02/07/2020 tarih 2017/28079 Başvuru Sayılı kararı ile “667 sayılı KHK’nın 4. maddesinde belirtilen örgüt, yapı, oluşum veya gruplara üye olunması ya da bunlara mensubiyetin veya iltisakın yahut irtibatın bulunması geçerli bir fesih sebebi olarak öngörülmüştür. Ancak bu düzenleme sözü edilen yapılarla irtibatının bulunduğu gerekçesiyle iş sözleşmesi feshedilen bir işçinin açtığı işe iade davasında derece mahkemelerinin geçerli fesih sebebi olarak gösterilen olguyu, diğer bir ifadeyle işçinin kuralda belirtilen yapılarla irtibatının bulunup bulunmadığını iş hukuku kurallarını da gözeterek araştırma ve ortaya koyma yükümlülüğünü ortadan kaldırmamaktadır. Somut olayda ise derece mahkemeleri başvurucunun FETÖ/PDY ile irtibatının bulunup bulunmadığını ve dolayısıyla geçerli feshin koşullarının oluşup oluşmadığını tartışmamışlar, bu konuyu karara bağlamamışlardır. Başka bir ifadeyle derece mahkemeleri yargısal fonksiyonun esasını oluşturan uyuşmazlığın içinde yer alan maddi ve hukuki sorunların bütünüyle ele alınması ve karara bağlanması işlevini yerine getirmemişler, gerçek anlamda bir yargısal faaliyet icra etmemişlerdir. Bu durumda başvurucunun mahkeme hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmaktadır… ” şeklinde karar vermiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin altıncı fıkrasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi; “bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişki” olarak tanımlanmıştır. Maddenin devamında, asıl işverenin, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Dairemizce verilen karar üzerine Mahkemece,, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, Emniyet ve Jandarmaya yazılar yazıldığı, verilen cevabi yazılarda özetle; davacı hakkında feshin dayanağı işlemle ilgili herhangi bir işlem, bilgi ve belge bulunmadığı şeklinde cevap verildiği, geçerli/haklı feshi ispat yükü işveren üzerinde olup, davacının örgüt, yapı, oluşum veya gruplara üye olduğu ya da bunlara mensubiyeti veya iltisakı yahut irtibatı bulunduğuna dair herhangi bir delil elde edilemediği, sonuç olarak davalı tarafça iş sözleşmesinin geçerli/haklı feshedildiğinin ispat edilemediği, Mahkemece, feshin geçersizliğinin tespitiyle, davacı işçinin davalı alt işveren nezdinde işe iadesine karar verilmesi gerekirken davanın reddi hatalı olduğundan davacının bu yöndeki istinaf talepleri yerinde görülmüştür.
Bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b2. Maddesi gereğince mahkeme hükmünün kaldırılarak anılan gerekçelerle yeniden hüküm vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1) Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile, HMK 353/1-b.2 ve 355. Maddeleri gereğince İlk Derece Mahkemesi hükmünün aşağıdaki şekilde düzeltilmek üzere ORTADAN KALDIRILMASINA.
2) Davanın KABULÜNE;
a-)Davalı işveren tarafından yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE, davacının davalı alt işveren HSN SOSYAL HİZMETLER LTD.ŞTİ.-ASİVA GRUP SOSYAL HİZMETLER LTD ŞTİ.-ASİVA GRUP LTD ŞTİ. Adi ortaklığı nezdinde İŞE İADESİNE,
b-) Davacının yasal süre içinde başvurmasına rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat tutarının davacının hizmet süresi ve fesih nedeni dikkate alınarak takdiren 5 aylık brüt ücret tutarı olarak belirlenmesine, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine,
c-) Davacı işçinin işe iade için işverene süresi içinde başvurusu halinde kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aylık brüt ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine,
ç-) Alınması gereken 427,60 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 391,70 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına, davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
d-) Davacı taraf kendisini vekil vasıtasıyla temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. gereğince karar tarihine göre 30.000,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
e-) Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı ve 707,00 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 742,90 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
f-) Davalılar tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3) Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının davacıya iadesine,
4) Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
5) Kararın taraflara tebliği ile harç tahsil/iade müzekkeresi yazılması işlemlerinin İLK derece MAHKEMESİ tarafından yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 20/11/2024 tarihinde KESİN olmak üzere karar verildi.