FESİH BİLDİRİMİNİN AÇIK VE BELİRGİN OLMASI

SAYILAR

Esas No : 2012/14712
Karar No : 2013/4107
Tarihi : 28.02.2013
İlgili Kanun/Madde : 4857 S. İşK/25
Yargı Yeri: YARGITAY 22.HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar : • FESİH BİLDİRİMİNİN AÇIK VE BELİRGİN OLMASI • İŞVERENİN UYARI AMACI İLE SÖYLEDİĞİ SÖZLERİN FESİH BİLDİRİMİ OLARAK KABUL EDİLEMEYECEĞİ

Tam Metin

         

YARGITAY
22.HUKUK DAİRESİ
 
Esas No.
Karar No.
Tarihi:
2012/14712
2013/4107
28.02.2013
İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/25
   

  • FESİH BİLDİRİMİNİN AÇIK VE BELİRGİN OLMASI
  • İŞVERENİN UYARI AMACI İLE SÖYLEDİĞİ SÖZLERİN FESİH BİLDİRİMİ OLARAK KABUL EDİLEMEYECEĞİ
  •  
  ÖZETİ Fesih hakkı iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran ve karşı tarafa yöneltilmesi gereken bir haktır.
            Fesih bildirimi bir yenilik doğuran hak niteliğini taşıdığından ve karşı tarafın hukuki alanını etkilediğinden açık ve belirgin biçimde yapılmalıdır. Yine aynı nedenle kural olarak şarta bağlı fesih bildirimi geçerli değildir.
Dosya kapsamında dinlenen taraf tanıklarının beyanlarına göre işyerinde çalışırken yufkaların bozuk çıkması nedeniyle işverenin imalathaneye gelerek tüm çalışanlara yönelik "herkes işini doğru yapsın, işini doğru yapmayan bizi uğraştırmasın çeksin gitsin" şeklinde sözler söylediği, bu olayın devamında davacının işe gelmediği anlaşılmaktadır. İşverenin sözlerini tüm çalışanlara hitaben, uyarmak maksadıyla söylediği, yukarıda belirtilen sözler dışında davacıya kişisel olarak iş sözleşmesinin feshedildiği anlamında veya davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshetmesine sebep olabilecek bir söz söylediğinin ispat edilemediği gözönünde bulundurulduğunda, iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedildiğinin kabulü ile davacının ihbar ve kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir
 
             

DAVA                                   :Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
                                     Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
                                    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi C. Ceylan Baltalı tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
            Davacı vekili davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağının tahsilini talep etmiştir.
            Davalı vekili, davacının 07.05.2011 tarihinde izinsiz ve habersiz olarak işyerini terkettiğini, devamında da mazeretsiz olarak işyerine gelmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
            Mahkemece davalı işverenin imalathanede davacı da olduğu halde işçilere yönelik “herkes işini doğru yapsın, aksi halde çekip gidin” şeklinde ihtarda bulunması üzerine davacının da üzerine alınarak ve işverenle tartışarak işveren tarafından işine son verildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
            Hüküm davalı  vekili tarafından temyiz edilmiştir.
            1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
            2-Taraflar arasında davacı işçinin iş sözleşmesinin haksız olarak işveren tarafından sona erdirilip erdirilmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
            İş sözleşmesi taraflara sürekli olarak borç yükleyen bir özel hukuk sözleşmesi olsa da, taraflardan herhangi birinin iş sözleşmesini bozmak için karşı tarafa yönettiği irade açıklamasıyla ilişkiyi sona erdirmesi mümkündür.
            Fesih hakkı iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran ve karşı tarafa yöneltilmesi gereken bir haktır.
            Fesih bildirimi bir yenilik doğuran hak niteliğini taşıdığından ve karşı tarafın hukuki alanını etkilediğinden açık ve belirgin biçimde yapılmalıdır. Yine aynı nedenle kural olarak şarta bağlı fesih bildirimi geçerli değildir.
            Somut olayda davacı taraf iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini belirtmiş, davalı taraf ise davacının 07.05.2011 tarihinde izinsiz ve habersiz olarak işyerini terkettiğini, devamında da mazeretsiz olarak işyerine gelmediğini belirtmiştir. Dosya kapsamında dinlenen taraf tanıklarının beyanlarına göre işyerinde çalışırken yufkaların bozuk çıkması nedeniyle işverenin imalathaneye gelerek tüm çalışanlara yönelik "herkes işini doğru yapsın, işini doğru yapmayan bizi uğraştırmasın çeksin gitsin" şeklinde sözler söylediği, bu olayın devamında davacının işe gelmediği anlaşılmaktadır. İşverenin sözlerini tüm çalışanlara hitaben, uyarmak maksadıyla söylediği, yukarıda belirtilen sözler dışında davacıya kişisel olarak iş sözleşmesinin feshedildiği anlamında veya davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshetmesine sebep olabilecek bir söz söylediğinin ispat edilemediği gözönünde bulundurulduğunda, iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedildiğinin kabulü ile davacının ihbar ve kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
            SONUÇ:         Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.