İlgili Kanun / Madde
5953 S. BİşK/ek-3
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2023/2993
Karar No. 2023/6780
Tarihi: 09.05.2023
GAZETECİNİN FAZLA ÇALIŞMASI
BASIN İŞ KANUNDA FAZLA YILMAYA İLİŞKİN YILLIK 270 SAATLİK SINIRLAMA BULUNMA-DIĞI
BASIN İŞ KANUNUN FAZLA ÇALIŞMAYI GÜNDE 3 SAATLE SINIRLADIĞI
GÜNDE ÜÇ SAATE KADAR YAPILAN FAZLA ÇALIŞMALARIN ÜCRETİN İÇERİSİNDE OLDUĞUNUN KARARLAŞTIRILABİLECEĞİ
GAZETECİNİN FAZLA ÇALIŞMANIN ÜCRETE DAHİL OLDUĞU YOLUNDA YAPILAN ANLAŞ-MANIN VARLIĞI HALİNDE GÜNDE 3 SAATİ AŞAN ÇALIŞMALAR İÇİN FAZLA ÇALIŞMA HESABININ YAPILMASI GEREKTİĞİ
ÖZETİ: Dosyanın incelenmesinde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının haftada 7 saat fazla çalışma yaptığının tespit edildiği ve taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin 5 inci maddesinin (a) bendinde yapılacak fazla çalışmanın ve genel tatillerde yapılacak çalışmanın ücrete dâhil olduğunun yazılı olduğu, bu nedenle fazla çalışmanın yılda 270 saate kadar olan kısmının aylık ücrete dâhil olduğu, yılda 270 saati aşan çalışmanın ise varsa hesaplanması gerektiği esas alınarak hesaplama yapıldığı belirtilmiştir. Ancak 5953 sayılı Kanun'un Ek 1 inci maddesine göre günlük iş süresi 8 saat olup, fazla çalışma günlük 3 saati geçemeyecektir. 5953 sayılı Kanun'da 4857 sayılı İş Kanunu'ndan farklı olarak yıllık 270 saat fazla çalışma üst sınırına yer verilmemiştir. 5953 sayılı Kanun'un Ek 1 inci maddesinde yer alan düzenleme karşısında iş sözleşmesindeki hükmün günde 3 saate kadar fazla çalışmayı kapsadığı kabul edilmelidir. Anılan yön düşünülmeden fazla çalışmanın hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 08.03.2019 tarihli ve 2019/133 Esas, 2019/135 Karar sayılı karar ile davanın usulden reddine karar verilmiş; kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesine üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 11.09.2019 tarihli ve 2019/2218 Esas, 2019/2159 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının başvurusunun esastan reddine, davalının başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının 10.05.2008 – 03.10.2016 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde gazeteci olarak çalıştığını, emeklilik sebebi ile iş sözleşmesinin son bulduğunu, ödenmeyen bir kısım ücret alacaklarının bulunduğunu iddia ederek fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları ile bu ücretlerin %5 fazla alacaklarının ve terfi zammı ile %5 fazla alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, taleplerin bir kısmı yönünden arabuluculuğa başvurulmadığını, davacının tüm taleplerinin reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre davacının haftada 7 saat fazla çalışma yaptığı, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı ve bu günlerde yaptığı çalışmanın fazla çalışma olarak kabul edilmesi gerektiği, haftalık iznini ise kullandığının anlaşıldığı, taraflar arasında imzalan iş sözleşmesi gereği davacının terfi zammı alacağına hak kazandığı, davacının %5 fazlaya ilişkin taleplerinin Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gereği reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Anayasa Mahkemesi iptal kararının hukuki öngörülebilirlik ve kazanılmış hakka aykırı biçimde geriye dönük uygulanmasının yerinde olmadığını, dava belirsiz alacak davası olarak açılmış olduğundan zamanaşımının alacağın tümü yönünden durduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; terfi zammına ilişkin verilen kabul kararının yerinde olmadığını, davacıya ücret artışı yapıldığını ve bu ücret artışının iş sözleşmesi hükmüne göre terfi zammını da kapsadığının açık olduğunu, davacının fazla çalışma yapmadığını, normal mesaisinin 09.00-18.00 saatleri arasında olduğunu, bordrolarda görüldüğü üzere fazla çalışma ödemelerinin yapıldığını ayrıca iş sözleşmesinde fazla çalışma ve genel tatillerde yapılacak çalışmaların ücrete dâhil olduğu düzenlemesinin bulunduğunu, zamanaşımı itirazının dikkate alınmadığını, davalı lehine hafta tatili alacağı reddedilmesine rağmen vekâlet ücretine hükmedilmediğini yine %5 fazla alacaklar reddedilmesine rağmen davalı lehine vekâlet ücretine hatalı olarak hükmedilmediğini, arabulucuk giderine yönelik hükmün hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortada hukuki ve teknik anlamda tek bir dava olduğu ve toplamda sekiz alacak talep edildiği, davacının 10.01.2009 – 03.10.2016 tarihleri arasında gazeteci olarak çalıştığı, Anayasa Mahkemesi kararı gereği %5 fazla alacak taleplerinin reddinin isabetli olduğu ve bu ret kararı gereği davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin mümkün olmadığı, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarına yönelik tespitin yerinde olduğu ancak taraflar arasında ki bireysel iş sözleşmesinin 9 uncu maddesi ve ücret bordroları birlikte değerlendirildiğinde 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun (5953 sayılı Kanun) 4 üncü maddesine uygun şekilde terfi zammı yapıldığı ve ücrete yapılan zam içerisinde terfi zammının da bulunduğu gerekçesiyle terfi zammı talebinin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrar ederek ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının ücretine zam yapılmadığını, bu nedenle terfi zammı talebinin reddinin hatalı olduğunu ayrıca faiz başlangıcı yönünden davalının temerrüde düşürüldüğü arabuluculuk son tutanak tarihinin esas alınması gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde; davacıya bordrolarda görüldüğü üzere yapmış olduğu fazla çalışma karşılığı ücretlerinin ödendiğini, davacı lehine mükerrer fazla çalışma ücreti hesabı yapıldığını, iş sözleşmesinde ücrete fazla çalışmanın dâhil edildiği yönünde düzenleme bulunduğundan bilirkişi raporunda bahsedilse bile davacının 5953 sayılı Kanun'a tâbi olması nedeniyle raporda bahsedilen 270 saatlik kuralın davacı bakımından uygulama alanı bulunmadığının gözetilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, fazla çalışma ücret alacağının hesabı, davacının terfi zammının ödenip ödenmediği, dava konusu %5 fazlalıkların talep edilip edilemeyeceği, faiz ve zamanaşımına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 5953 sayılı Kanun'un 4 üncü ve ek 1 inci maddesi.
3. Anayasa Mahkemesinin 19.11.2019 tarihli ve 30953 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan iptal kararı ile 14.02.2020 gün ve 31039 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin iptal kararı.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacının fazla çalışma ücretinin hesaplanması hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
3. Dosyanın incelenmesinde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının haftada 7 saat fazla çalışma yaptığının tespit edildiği ve taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin 5 inci maddesinin (a) bendinde yapılacak fazla çalışmanın ve genel tatillerde yapılacak çalışmanın ücrete dâhil olduğunun yazılı olduğu, bu nedenle fazla çalışmanın yılda 270 saate kadar olan kısmının aylık ücrete dâhil olduğu, yılda 270 saati aşan çalışmanın ise varsa hesaplanması gerektiği esas alınarak hesaplama yapıldığı belirtilmiştir. Ancak 5953 sayılı Kanun'un Ek 1 inci maddesine göre günlük iş süresi 8 saat olup, fazla çalışma günlük 3 saati geçemeyecektir. 5953 sayılı Kanun'da 4857 sayılı İş Kanunu'ndan farklı olarak yıllık 270 saat fazla çalışma üst sınırına yer verilmemiştir. 5953 sayılı Kanun'un Ek 1 inci maddesinde yer alan düzenleme karşısında iş sözleşmesindeki hükmün günde 3 saate kadar fazla çalışmayı kapsadığı kabul edilmelidir. Anılan yön düşünülmeden fazla çalışmanın hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.