İlgili Kanun / Madde
506 S. SSK/79
T.C
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2023/5008
Karar No. 2023/5950
Tarihi: 25.05.2023
HİZMET TESPİT DAVASINDA HİZMETİN GEÇTİĞİ TÜM İŞVERENLERİN DAVADA TARAF GÖSTERİLMESİNİN GEREKTİĞİ
ÖZETİ Hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır. Bu nedenle, sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Kanun'un 79/10 uncu maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltilmesi gerekir.
Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ve feri müdahil kurum vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ve feri müdahil kurum vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Hilal Erdoğan tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; 2014 Mart ayında garson ocakçı olarak Varlık Mahallesi 185.Sokak No:3 adresinde faaliyet gösteren işletmesini Baki Karagöz’ün yaptığı Edebiyatçılar Derneği Lokalinde çalışmaya başladığını, 2016 Ağustos ayında iş akdine son vererek işten ayrıldığını, çalıştığı sürede sigortasının başka işyerlerinden gösterildiğini, kuruma sorduğunda bu hizmetler iptal edildiğini 19.11.2016 sonrası çalışmaların kayıtlandığı, ancak önceki çalışmaların görülmediğini ileri sürerek; 2014 Mart ile 2016 Ağustos arası yatırılmayan primlerin yatırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı cevap dilekçesinde özetle; bir dönem başkanlığını yaptığı derneğinin mesul müdürlük görevini de üstlendiğini, o sırada dernek üyesi olan davacının buradan sigortalı gösterilmek istendiğini ancak kabul etmediğini bir süre sonra muhasebecisi evraklar almaya geldiğinde tanıştıklarını kendi aralarında davacının sigortalı gösterileceği bir şirket ile anlaştıklarını bu şirket üzerinden sigortasının yapıldığını 1-2 ay sonra dernek lokalinde çalışması için anlaştıklarını, günlük 50,00 TL yevmiye üzerine anlaştıklarını ancak davacının başka bir yerden ucuza sigorta yaptırdığını primini kendisi ödediğini belirterek günlük ortalama 20,00 TL sigorta prim parası için anlaşarak günlük 70,00 TL ödediğini, bu sırada iki defa kurumca denetleme yapıldığı her ikisinde de sigortası olduğunu beyan ettiği ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
2.Feri müdahil Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı adına hizmet bildirilen 1256114.07 sicil sayılı işyerindeki 05.03.2014-30.01.2016 arası hizmetlerin 05.02.2018 tarihli denetim raporuna istinaden iptal edildiğini, yine Baki Karagöz isimli işyerinden yapılan 01.06.2016-31.07.2016 arası bildirimlerin 18.12.2017 tarihli rapor gereği iptal edildiğini, hizmet tesbiti için fiili çalışmanın gerektiğini davaların kamu düzenine ilişkin olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi kararında özetle; "Davacının davalıya ait işyerinde 13.11.2014 – 31.07.2016 tarihleri arasında hizmet akdini tabi olarak çalıştığının tespitine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine," karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve feri müdahil kurum vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hatalı karar verildiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, davacı iddialarının yersiz olduğunu, beyan ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
2.Feri müdahil Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Kurum işlemlerinin mevzuata uygun olduğunu, hatalı karar verildiğini beyan ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ve feri müdahil kurum vekilleri istinaf başvurularının 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ve feri müdahil kurum vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı vekili özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Feri müdahil vekili özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 506 sayılı Kanunun 4 üncü, 79/10 uncu, ve 5510 sayılı Kanunun 86/8 inci maddeleridir.
3. Değerlendirme
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanun'un 79/10 uncu maddesi olup, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. 506 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. “Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır. Bu nedenle, sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Kanun'un 79/10 uncu maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltilmesi gerekir. İnceleme konusu davada, davacı 2014 Mart ayında garson ocakçı olarak işletmesini B.K.’ün yaptığı Edebiyatçılar Derneği Lokali’nde çalışmaya başladığını, 2016 Ağustos ayında iş akdine son vererek işten ayrıldığını, belirtilen dönemde çalıştığının tespitini talep etmiş olup, Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüyle ilamında belirtilen şekilde davacının davalı işveren yanında çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de, talep konusu dönem içerisinde davacı dernek lokalinde çalışmış olup, hizmet cetvelinde de dava dışı dernek işyerinden bildiriminin bulunması karşısında, dava dışı işveren derneğe HMK m. 124 gereğince usulüne uygun bir biçimde husumet yöneltmesi için davacıya mehil verilip, dahil edilen işverenin göstereceği bütün deliller toplandıktan sonra uyuşmazlık konusu yönler hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, tüm kanıtlar değerlendirilerek karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.