İŞ ARKADAŞINA KÜFÜRLÜ SATAŞMA

SAYILAR

Esas No : 2010/3409
Karar No : 2011/17095
Tarihi : 08.06.2011
İlgili Kanun/Madde : 4857 S.İşK/18-21,25
Yargı Yeri: YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar : • İŞ ARKADAŞINA KÜFÜRLÜ SATAŞMA • HAKLI FESİH

Tam Metin

YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
 
Esas No.
Karar No.
Tarihi:
2010/3409
2011/17095
08.06.2011
İlgili Kanun / Madde
4857 S.İşK/18-21,25
   

  • İŞ ARKADAŞINA KÜFÜRLÜ SATAŞMA
  • HAKLI FESİH
  ÖZETİ Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının gece vardiyasında işe başlamak için işyerinde bulunan soyunma odasında iş elbiselerini giydiği sırada dava dışı Niyazi Kurtcebe isimli iş yerinde çalışan işçi ile sözlü olarak tartıştıkları bunun üzerine davacının Niyazi' ye küfür ettiği bu nedenle olayı başlatan ve iş yerinde çalışana küfürlü sataşmayı yapanın davacı olduğu anlaşılmıştır. Soyunma odası işyeri eklentisi niteliğinde olup, davacının eylemi nedeni ile 4857 sayılı İş Kanunu 25 /II- d maddesi gereği haklı fesih koşulları oluşmuştur.  
             

DAVA                                   :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
                                    Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
                                     Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hâkimi T.Yavuz tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
 Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 03/07/2003 tarihinden iş aktinin haksız olarak ferhedildiği 25/04/2009 tarihine kadar çalıştığını,  davalı işveren tarafından yapılan iş akdi feshinin geçersizliğine, müvekkilinin işe iadesine, mahkeme kararına rağmen işe başlatılmaması halinde 8 aylık ücret tutarında tazminatın davalıdan tahsiline, karar kesinleşinceye kadar çalıştırılmadığı süre içerisindeki 4 aylık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.  
Davalı vekili, davacı ile dava dilekçesinde ismi geçen Niyazi Kurtcebe isimli şahsın 20/04/2009 tarihinde davacıdan kaynaklanan sebeple işyerinde küfürler ederek bıçakla yaralamalı şekilde kavga ettiğini, olayın akabinde ikisinin de savunmalarının alındığını, işverenin bu hususlarda tutanak düzenleyerek ahlak ve iyi niyet kurullarına aykırı davranan davacı ve Niyazi Kurtcebe'nin iş akdini İş Kanunu'nun 25/2. maddesi  (d) bendine göre yasal süresi içinde usulüne uygun ve haklı sebeple feshettiğini, fesih ihbarnamesinin davacıya tebliğ edildiğini ancak davacının imzadan imtina ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme tarafından, davacının iş sözleşmesi davalı işveren tarafından işyerinde işverenin bir başka işçisi ile kavga ettiği gerekçesi ile feshedilmişse de, söz konusu kavganın soyunma odasında iş saatleri dışında meydana geldiği, bu kavga nedeniyle işyerindeki çalışmanın aksatılmadığı, kavga sonrasında çalışmanın aynen devam ettiği kavganın işyeri huzurunu ve çalışma düzenini bozduğuna ilişkin delil bulunmadığı, tüm tanık beyanlarından anlaşıldığından işverenin çalışma huzurunu ve düzenini bozmayan bu olayı bahane ederek derhal fesih yoluna başvurmak yerine öncelikle işçilerin bu davranışı tekrarlamamaları yönünde uyarılması, işyeri huzurunu bozacak şekilde davranışlarını sürdürmeleri halinde son çare olarak feshe başvurması gerektiğinden feshin haklı ve geçerli nedenlere dayanmadığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.  
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının gece vardiyasında işe başlamak için işyerinde bulunan soyunma odasında iş elbiselerini giydiği sırada dava dışı Niyazi Kurtcebe isimli iş yerinde çalışan işçi ile sözlü olarak tartıştıkları bunun üzerine davacının Niyazi' ye küfür ettiği bu nedenle olayı başlatan ve iş yerinde çalışana küfürlü sataşmayı yapanın davacı olduğu anlaşılmıştır. Soyunma odası işyeri eklentisi niteliğinde olup, davacının eylemi nedeni ile 4857 sayılı İş Kanunu 25 /II- d maddesi gereği haklı fesih koşulları oluşmuştur. Davanın reddi yerine kabulü şeklinde karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırılması ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir. 
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
 1-)Yerel mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK         ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-)Davanın REDDİNE, 
3-)Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
 4-)Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 48.20 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-) Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.100 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Davalı tarafından yatırılan temyiz harcının istek halinde kendisine iadesine,
Kesin olarak oy birliğiyle 08.06.2011 gününde tarihinde karar verildi.