İŞ SÖZLEŞMESİNDE İŞÇİNİN ÜCRETİNİN BELİRLENMİŞ OLMASI

SAYILAR

Esas No : 2018/11126
Karar No : 2019/4060
Tarihi : 19.02.2019
İlgili Kanun/Madde : 4857 S. İşK/22 1475 S. İşK/14
Yargı Yeri: T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar : • İŞ SÖZLEŞMESİNDE İŞÇİNİN ÜCRETİNİN BELİRLENMİŞ OLMASI • İŞÇİNİN YAZILI KABUL BEYANI İLE ÜCRETİN DÜŞÜRÜLMESİNE RIZA GÖSTERMİŞ OLMASI • İŞÇİNİN ESASLI DEĞİŞİKLİĞİ KABUL ETMESİNİN GEÇERLİ OLDUĞU

Tam Metin

YARGITAY
9. Hukuk Dairesi                
 

   
Esas No.
Karar No.
Tarihi:
2018/11126 
2019/4060
19.02.2019
İlgili Kanun / Madde

4857 S. İşK/22
1475 S. İşK/14

 

   

  • İŞ SÖZLEŞMESİNDE İŞÇİNİN ÜCRETİNİN BELİRLENMİŞ OLMASI
  • İŞÇİNİN YAZILI KABUL BEYANI İLE ÜCRETİN DÜŞÜRÜLMESİNE RIZA GÖSTERMİŞ OLMASI
  • İŞÇİNİN ESASLI DEĞİŞİKLİĞİ KABUL ETMESİNİN GEÇERLİ OLDUĞU
  •  
  ÖZETİ Dosya içerisinde yer alan davacının imzasını taşıyan iş sözleşmelerinde ücretin miktarı belirlenmiş olup ayrıca 01.01.2011 tarihli kabul beyanında da ücretin düşürülmesinin davacı tarafca kabul edildiği açıklanmıştır.
Buna göre davacı işçinin 4857 sayılı İK’nın 22.maddesine göre çalışma koşullarında esaslı değişikliği kabul ettiği sonucuna varılmalı ve irade fesadı iddiasının da yöntemince kanıtlanamadığı kabul edilmelidir.
Mahkemece davacı işçi sözleşme içerikleri ve kabul beyanı ile bağlı olup bu çerçevede gerekirse yeniden hesaplamaya gidilip eksik ücret ödemesi olup, olmadığı belirlenerek fesih yönünden de oluşacak sonuca göre bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir

 

 
             

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette güvenlik görevlisi olarak 03/05/2011 tarihinde çalışmaya başladığını ve son olarak … projesinde çalışırken iş akdinin haksız ve tazminatsız olarak feshedildiği 21/10/2014 tarihine kadar ulusal bayram ve genel tatiller dahil haftanın 6 günü 08.00-20.00 saatleri arasında çalıştığını, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, fazla çalışma ücretleri ile 2014 yılı Ekim ayı ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti ve ücret alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 2014 yılı 22-26 Ekim tarihleri arası izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmediğini, gelmediği günlerin tutanak altına alındığını ve 27/10/2014 tarihli savunmasının istendiğini ancak davacı tarafından haklı bir mazeret bildirilmediğini, iş akdinin bu sebeple 31/10/2014 tarihinde haklı nedenle feshedildiğini, işin gereği olan güvenlik görevi hizmeti için fazla çalışma yapıldığını, dini ve milli bayramlarda çalışıldığını ancak bu çalışmalar karşılığı ücretlerin bordrolarda tahakkuk ettirilerek davacının banka hesabına yatırıldığını, davacının yıllık ücretli izinlerini kullandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti 
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, haftalık 18 saat üzerinden fazla çalışma ücreti hesaplanmış ve ücret hesap pusulalarında mevcut fazla çalışma tahakkuklarının eksik ödendiği tespiti ile bu tahakkuklar mahsup edilerek sonuca ulaşılmıştır. 
Dosya kapsamındaki ücret hesap pusulaları incelendiğinde, bilirkişi tarafından mahsup edilen "normal fazla mesai" sütunundaki miktarlar haricinde "FM 2" sütununda tahakkukların yer aldığı anlaşılmaktadır. Bu tahakkukların bir değerlendirmeye tabi tutulmadan karar verilmesi hatalıdır.
Ayrıca Ocak 2013 dönemi ücret hesap pusulasında "Normal FM" sütununda yer alan 104,38 TL. miktarın mahsup edilmemesi ve Ekim 2014 dönemi ücret hesap pusulasında yer alan 530,46 TL.nin eksik mahsup edilmesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının 01.01.2009 tarihinde davalı bakanlığa bağlı … Devlet Hastanesinin güvenlik hizmetlerini yürüten alt işverenlerde çalismaya başladığını, 2010 yılı sonu itibarı ile davacının aylık brüt ücretinin 1.058,68 TL olmasına rağmen söz konusu ücretin 2011 yılı Ocak ayında 914,48 TL'ye düşürüldüğünü, davacının 2014 yılı Nisan ayındaki brüt ücretinin 1.275,93 TL olduğunu, … Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davada 06.09.2013 tarihine kadarki ücret kesintilerinin talep edildiğinden iş bu dava ile talep edilen ücret farkı alacaklarının 06.09.2013 tarihinden sonraki döneme ilişkin olduğunu ve 2011 yılı itibarı ile davacının ücretinin düşürülmesi nedeni ile iş akdinin davacı tarafından haklı nedenlerle feshedildiğini beyanla davacının kıdem tazminatının, 2014 yılı Mayıs ayı ücretinin ve ücret farkı alacağının davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı T.C. Sağlık Bakanlığı vekili; davacı ile davalı idare arasında imzalanmış herhangi bir iş sözleşmesi bulunmadığından bakanlığa husumet yöneltilemeyeceğini, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının ücretini bilen bir kişi olması nedeni ile kısmi dava açamayacağını ve davacının uzun yıllar çalısmasinin davalı idareye üst işveren sıfatı kazandırmayacağını, davacının uzun süre işverenin ücret uygulamasına karşı çıkmadığını, ihtirazi kayıt olmadan rıza gösterdiğini, ekinde ise davacının 2013 yılında imzaladığı hizmet sözleşmesini ibraz etmiş ve bu dilekçesinde bahsettiği emsal Yargıtay kararları doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Bozma ilamı ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece ilk kararında, davacının ücretinin muvafakati alınmaksızın düşürüldüğü gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalılarca temyizi üzerine Dairemizin 07/11/2017 tarih ve … E., 2017/17671 K. sayılı ilamı ile; "…. Mahkemece ücretin düşürüldüğü 01.01.2010 tarihinden itibaren davacının çalıştığı alt işverenler nezdindeki sözleşmeler getirtilerek davacıya gösterilerek diyecekleri sorularak, sözleşmeler ve davacının irade fesadı olup olmadığı hususu incelenerek ve buna yönelik deliller toplanarak sonucuna göre feshin haklılığının ve fark ücret alacağının olup olmadığının değerlendirilmesi suretiyle karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece ikinci kararında bozmaya uyularak davacı asilin ve davacı tanıklarının yeniden beyanları alınmış, gerek davacının gerekse tanıkların beyanlarına da üstünlük verilerek davacının iş sözleşmesinde ücretinin düşürülmesine rıza gösterildiğine dair usulüne uygun sözleşme hükmü veya yazılı beyanı olmadığı gerekçesiyle bozma öncesi gibi yeniden davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı T.C. Sağlık Bakanlığı vekili temyiz etmiştir. 
E) Gerekçe:
1- Davacı işçi ücretinin düşürüldüğü iddiası ile ücret farkı ile ödenmeyen ücretleri sebebiyle iş sözleşmesini haklı feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı taleplerinde bulunmuştur. Mahkemece davacının ücretinin düşürüldüğüne rızasının olmadığı gerekçesiyle her iki isteğinde kabulü ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içerisinde yer alan davacının imzasını taşıyan iş sözleşmelerinde ücretin miktarı belirlenmiş olup ayrıca 01.01.2011 tarihli kabul beyanında da ücretin düşürülmesinin davacı tarafca kabul edildiği açıklanmıştır.
Buna göre davacı işçinin 4857 sayılı İK’nın 22.maddesine göre çalışma koşullarında esaslı değişikliği kabul ettiği sonucuna varılmalı ve irade fesadı iddiasının da yöntemince kanıtlanamadığı kabul edilmelidir.
Mahkemece davacı işçi sözleşme içerikleri ve kabul beyanı ile bağlı olup bu çerçevede gerekirse yeniden hesaplamaya gidilip eksik ücret ödemesi olup, olmadığı belirlenerek fesih yönünden de oluşacak sonuca göre bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, 19.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.