İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/18-21
T.C
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2023/537
Karar No. 2023/1222
Tarihi: 04/07/2023
İŞLETMESEL NEDENLERLE FESHİN YARGISAL DENETİMİ
FESİHTEN SONRA İŞÇİNİN BİR BAŞKA İŞYERİNDE ÇALIŞMASININ İŞE İADE DAVASININ KONUSU OLMADIĞI
ÖZETİ davalı iş yerinde işletmesel karar alındığına ilişkin ve norm kadro çalışması yapıldığına ilişkin kayıt mevcut olmadığı gibi organizasyon şemasının da mevcut olmadığı, işletmesel karar nedeni ile fesihten söz edilebilmesi için öncelikle bir işletmesel kararın mevcut olması bu işletmesel kararın uygulanmasında tutarlı keyfilikten uzak olması ve feshin son çare olması ilkesine uygun olması gerektiği ancak davalının belirtilen şekilde fesih yaptığını ispat yükü üzerinde bulunmasına rağmen ispatlayamadığı, boşta geçen süre ve işe başlatmama tazminatını davalının dosyaya ibraz ettiği bordrolara göre yapıldığı, boşta geçen süre ücret tespitinde yasa gereği giydirilmiş brüt ücrete göre yapılması gerektiği, bilirkişi heyet raporunun sunulan delillerin değerlendirilmesi ile denetime imkan sağlar nitelikte olduğu, davalı tarafın savunma hakkının ihlal edildiği ve ispat hakkı kullandırılmadığına ilişkin iddiasının dosya kapsamına uygun olmadığı, tensip zaptı ile tarafa HMK amir hükümlerine göre bildirim yapıldığı, fesih sebebine göre tanık dinlenmesini gerektirir bir durum olmayıp tanık dinlenmemesini eksiklik sonucu doğurmadığı, davacının iş akdi feshedildikten sonra başka işte çalışıp çalışmadığının araştırılmasını işe iade davasının konusu olmayıp zaten işe başlatmamam ve boşta geçen süre ücretine ilişkin kararın tespit niteliğinde olduğu ilk derece mahkemesi kararının objektif değerlendirmeye dayalı istinaf sebebini karşılar nitelikte olduğu kanaatine varılarak HMK 353/1-b-1 maddesine göre davalı tarafın istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 19.02.2018-20.01.2022 tarihleri arasında Taşlama Operatörü olarak çalıştığını, davalı şirketçe davacının iş akdinin geçerli bir nedene dayanmadan ve feshin son çare ilkesine uyulmadan feshedildiğini beyanla, davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 19.02.2018-20.01.2022 tarihleri arasında Taşlama Operatörü olarak çalıştığını, davalı şirketin genel anlamda yurt dışına yönelik üretim yapan bir firma olduğunu, iki yılı aşkın süredir tüm dünyada Covid-19 salgınının ve etkilerinin yaşandığını, virüsün varlığının özellikle uluslararası ticarette ciddi sıkıntılar çıkardığını, piyasa daralmalarının, ürün satılan şirketlerin üretime ara vermelerinin, kapasite düşürülmesi nedeniyle oluşan sipariş iptallerinin, hammaddeye ulaşmada zorlanmanın, hammadde üretimindeki düşmelere bağlı olarak oluşan aşırı fiyat artışlarının, döviz kurundaki artışın ve yeni ihraç kaynakları bulamama gibi durumların davalı şirkette maddi sıkıntılar yaşanmasına yol açtığını, davalı şirkette bu nedenle giderlerin kısılması yoluna gidildiğini, davalı şirkette üretim maliyetinin düşürülmesi, verimliliğin artırılması gibi amaçların gerçekleştirilmesi için davalı işyerinde yeniden planlama yapıldığını, ihtiyaca göre bir takım birimlerde bölünme, bir takım birimlerde ise aynı çatı altında birleştirme şeklinde düzenlemelerin yapıldığını, bilimsel gelişmelere uygun yeni teknolojilerin kurulması yoluna gidildiğini, üretim sürecinde gelişmiş yeni makinelerin alınmasının ve kullanılmaya başlanmasının insan gücüne ihtiyacı azalttığını, davalı şirkette alınan kararlar ve geliştirilen uygulamalar sonucunda personel fazlalığının meydana geldiğini, davalı şirkette personel fazlalığı olan bölümdeki personellerin öncelikle ücretsiz izne çıkarıldığını, daha sonrasında da davalı şirketteki ekonomik durumun düzelmemesi nedeniyle iş akitlerinin yönetimsel hak kapsamında feshedildiğini, davacının pandemi döneminde mağdur edilmek istenmediğini ve iş akdinin feshedilmediğini ancak davacının iş akdinin davalı şirkette organizasyonel ve işletmesel nedenlerin ortaya çıkması üzerine sona erdirildiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi tarafından davanın (Kabul)Tam Kabulne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, savunma haklarının ihlal edilip ispat hakkının kullandırılmadığını, müvekkilinin düzenlemek zorunda olmadığı genel olarak Türkiye'de hiçbir işveren tarafından düzenlenmeyen belgeler olmadığı gerekçesi ile müvekkili aleyhinde sonuca gidilmesinin doğru olmadığını, iş yerinde inceleme yapılmadan rapor düzenlenmesini savunma hakkını ihlal sonucu doğurduğundan brüt ücret yerine giydirilmiş brüt ücretin hesaplanması nedeni ile boşta geçen sürede çalışıp çalışmadığı da anlaşılmadan karar verildiğin bu nedenlerle kararın kaldırılarak tanıkların dinlenip belirttikleri itirazların değerlendirmeye alınıp, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. Maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
20/01/2022 tarihli fesih bildirimi ile, "işletmesel karar nedeni ile hizmet akdiniz iş kanunun 17 maddesine göre" feshedilecektir. Denilmiş olup, dava şartı arabuluculuğa başvurularak anlaşamama ile sonuçlanması üzerine işbu dava açılıp esas sürelere uyulmuştur.
Davacı davalı iş yerinde davacının davalı iş yerinde 6 ayı aşkın süre ile haşlama operatörü olarak çalışmış olup, davalı iş yeri çalışan sayısı olarak iş güvencesi kapsamındadır.
SGK ayrılış bildirgesi 20/01/2022 tarih 04 kodludur.
Davanın delilleri: SGK kayıtları, iş yeri kayıtları banka hesap bilgileridir.
Dosyanın incelenmesinden davalı tarafa tensip zaptı ile tüm delillerini dosyaya ibraz etmek için duruşma gününü bildirir tebligat yapıldığı incelemenin ibraz edilen kayıtlara göre yapıldığı, bu kayıtlar arasında davalı iş yerinde işletmesel karar alındığına ilişkin ve norm kadro çalışması yapıldığına ilişkin kayıt mevcut olmadığı gibi organizasyon şemasının da mevcut olmadığı, işletmesel karar nedeni ile fesihten söz edilebilmesi için öncelikle bir işletmesel kararın mevcut olması bu işletmesel kararın uygulanmasında tutarlı keyfilikten uzak olması ve feshin son çare olması ilkesine uygun olması gerektiği ancak davalının belirtilen şekilde fesih yaptığını ispat yükü üzerinde bulunmasına rağmen ispatlayamadığı, boşta geçen süre ve işe başlatmama tazminatını davalının dosyaya ibraz ettiği bordrolara göre yapıldığı, boşta geçen süre ücret tespitinde yasa gereği giydirilmiş brüt ücrete göre yapılması gerektiği, bilirkişi heyet raporunun sunulan delillerin değerlendirilmesi ile denetime imkan sağlar nitelikte olduğu, davalı tarafın savunma hakkının ihlal edildiği ve ispat hakkı kullandırılmadığına ilişkin iddiasının dosya kapsamına uygun olmadığı, tensip zaptı ile tarafa HMK amir hükümlerine göre bildirim yapıldığı, fesih sebebine göre tanık dinlenmesini gerektirir bir durum olmayıp tanık dinlenmemesini eksiklik sonucu doğurmadığı, davacının iş akdi feshedildikten sonra başka işte çalışıp çalışmadığının araştırılmasını işe iade davasının konusu olmayıp zaten işe başlatmamam ve boşta geçen süre ücretine ilişkin kararın tespit niteliğinde olduğu ilk derece mahkemesi kararının objektif değerlendirmeye dayalı istinaf sebebini karşılar nitelikte olduğu kanaatine varılarak HMK 353/1-b-1 maddesine göre davalı tarafın istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK' nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin yatırıldığından başka harç alınmasına yer olmadığına
3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, kesin olmak üzere 04/07/2023 tarihinde, oy birliği ile karar verildi.