İŞTEN ÇIKARTMALARIN DİSİPLİN KURULU KARARINA BAĞLANMIŞ OLMASI

SAYILAR

Esas No : 2008/21913
Karar No : 2010/6803
Tarihi : 15.03.2010
İlgili Kanun/Madde : 4857 S.İşK/18-21
Yargı Yeri: T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar : l İŞTEN ÇIKARTMALARIN DİSİPLİN KURULU KARARINA BAĞLANMIŞ OLMASI l DİSİPLİN KURULU KARARI OLMAKSIZIN YAPILAN FESİH l TİS’DE BELİRLENEN PROSÜDÜRE UYULMADAN YAPILAN FESHİN HAKSIZ FESİH OLACAĞI

Tam Metin

İlgili Kanun / Madde
4857 S.İşK/18-21

T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
 
Esas No. 2008/21913
Karar No. 2010/6803
Tarihi: 15.03.2010                     
 
l İŞTEN ÇIKARTMALARIN DİSİPLİN KURULU KARARINA BAĞLANMIŞ OLMASI
l DİSİPLİN KURULU KARARI OLMAKSIZIN YAPILAN FESİH
l TİS’DE BELİRLENEN PROSÜDÜRE UYULMADAN YAPILAN FESHİN HAKSIZ FESİH OLACAĞI

ÖZETİ Davalı iş sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini savunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddine karar verilmiştir.
Ancak davacının iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte toplu iş sözleşmesi yürürlüktedir. Davacı da Toplu İş Sözleşmesine taraf sendika üyesidir. Toplu İş Sözleşmelerinin taraflara uygulanması gerekir. Toplu İş Sözleşmesinin 32. maddesi son cümlesinde işten çıkarma cezalarının "Disiplin Kurulu" tarafından verilebileceği düzenlenmiştir. Toplu İş Sözleşmesin-deki prosedür uygulanmadan yapılan fesih işlemi haksızdır. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı isteğinin kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile reddine hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.    

DAVA: Davacı, yıllık izin ücretinin ve 64 günlük ücretinin ihbar ve kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi R.Taşdelen tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının iş sözleşmesinin haklı olarak feshedilip feshedilmediği, buna bağlı olarak da davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlık konusudur.
Davacı iş sözleşmesinin çeşitli bahanelerle ve asılsız, ispatı mümkün olmayan iddialarla feshedildiğini ileri sürmüştür.
  Davalı iş sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini savunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddine karar verilmiştir.
Ancak davacının iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte toplu iş sözleşmesi yürürlüktedir. Davacı da Toplu İş Sözleşmesine taraf sendika üyesidir. Toplu İş Sözleşmelerinin taraflara uygulanması gerekir. Toplu İş Sözleşmesinin 32. maddesi son cümlesinde işten çıkarma cezalarının "Disiplin Kurulu" tarafından verilebileceği düzenlenmiştir. Toplu İş Sözleşmesindeki prosedür uygulanmadan yapılan fesih işlemi haksızdır. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı isteğinin kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile reddine hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.