ÖZETİ: Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle davacının Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esasına kayıtlı olarak açtığı davada verilen kararın etkisi ele alınmalıdır. Davacı söz konusu davada, kadroya geçişten önceki kıdemi dikkate alınmayarak yeni işe girmiş bir işçi gibi değerlendirilmesi nedeniyle 08.11.2010-28.02.2013 tarihleri arasındaki dönemde intibakın hatalı yapıldığını ileri sürerek fark alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, anılan dönem için davacı düz işçi olarak kabul edilmek suretiyle geçici işçilikteki kıdemi, mevcut derece ve kademesine eklenilerek hesaplama yapılmış ve tespit edilen alacaklar hüküm altına alınmıştır. Davacının anılan davada, mevcut pozisyonuna veya fiilen çalıştığı göreve yönelik herhangi bir iddiası bulunmamakta olup Mahkemece davacının düz işçi olarak çalıştığı kabulüne göre verilen karar Yargıtayca onanarak kesinleşmiştir. Bu durumda önceki davaya konu dönemin kesin hüküm sebebiyle yeniden dava konusu edilmesi mümkün değildir.
Hâl böyle olunca eldeki davada davacının iddialarını, 01.03.2013 tarihinden sonraki dönemle sınırlı olarak değerlendirmek suretiyle sonuca gitmek gerekmektedir.
Davacı bu davada, fiilen elektrik teknisyeni olarak çalışmasına rağmen düz işçi gibi intibak yapılarak eksik ücret ödendiğini ileri sürmüştür. Yargılama sırasında dinlenen tanıklar beyanlarında davacının ilk işe girişinden itibaren Van Yün İplik AŞ’de elektik teknisyeni olarak çalıştığını ifade etmişlerdir. Ayrıca “(2010 yılı) Pozisyonları dışında fiilen farklı Pozisyonlarda Çalıştırılmalarına İhtiyaç Duyulanlara Ait Listedir” başlıklı listede davacının 197 nci sırada elektrik ustası olarak çalıştığı bilgisine yer verilmiştir. Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararında da davacının fiilen elektrik teknisyeni olduğunun belirtildiği görüldüğünden davacının fiilen elektrik ustası olarak çalıştığı hâlde düz işçi olarak intibakın görev pozisyonuna uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan 08.11.2010-28.02.2013 tarihleri arasındaki dönem bakımından önceki davanın kesin hüküm oluşturduğu açıktır. Açıklanan sebeplerle davacının 01.03.2013 tarihinden sonraki dönem için fiilen elektrik teknisyeni olarak çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmelidir. Mahkemece davacının tüm çalışma döneminde düz işçi olduğu kabul edilerek hesaplanan alacakların hüküm altına alınması isabetsizdir. Bu durumda, davacının kesinleşen davada belirlenen 28.02.2013 tarihindeki son derece ve kademesi (9 derece ve 18 kademe) korunarak 01.03.2013 tarihinden itibaren fiilen çalıştığı elektrik teknisyeni pozisyonuna uygun derece ve kademesi belirlenip yevmiyesi tespit edilmeli ve zamanaşımı savunması da dikkate alınmak suretiyle 01.03.2013 tarihinden sonraki döneme ilişkin fark alacakları hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 25.12.2019 tarihli kararı ile davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın İçişleri Bakanlığı ve davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Van Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 10.12.2020 tarihli ve 2020/722 Esas, 2020/1141 Karar sayılı kararı ile husumet itirazının değerlendirilmesi ve gerekçe eksikliği nedeniyle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda 24.03.2021 tarihli kararı ile, davalı İçişleri Bakanlığı yönünden davanın husumetten reddine; davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Van Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 02.12.2021 tarihli kararı ile önceki kaldırma kararındaki eksiklikler giderilmediğinden İlk Derece Mahkemesi kararının ikinci kez ortadan kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı İçişleri Bakanlığı yönünden usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmemesine, davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın süresi içerisinde davacı ve davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının mülga İl Özel İdaresi emrinde işçi statüsünde elektrik teknisyeni olarak işe başladığını, 2007 yılında kadroya alındığını, İl Özel İdaresinin kapanması ile de 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) gereği Van Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredildiğini, müvekkili davacının pozisyonunun düz işçi olmasına rağmen tüm çalışma dönemi boyunca elektrik teknisyeni olarak çalıştığını, ancak ücret ve haklarının düz işçi pozisyonuna göre ödenmesi sebebiyle 2013 yılında intibakının da fiilen yapılan iş dikkate alınmaksızın hatalı belirlendiğini ileri sürerek ücret farkı, ikramiye farkı, ilave tediye farkı ve yıpranma prim farkı alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı İçişleri Bakanlığı vekili cevap dilekçesinde; davada taraf sıfatının bulunmadığını, davanın husumetten reddi gerektiğini; ayrıca davacı tarafın taleplerinin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davanın husumetten reddi gerektiğini, davacı tarafa çalışması karşılığı hak kazandığı tüm alacaklarının ödendiğini, davacıya aynı pozisyonda bulunan işçilerle aynı ücretin ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının daimi kadroya geçmeden önce 6360 sayılı Kanun ile tüzel kişiliği kaldırılan mülga Van Köy Hizmetleri Müdürlüğünde 01.08.1994 tarihinden itibaren mevsimlik işçi olarak çalışmaya başladığı, bu tarihten sonra ve izleyen yıllarda daimi/kadrolu statüye geçirildiği 01.07.2007 tarihine kadar her yıl yenilenen mevsimlik iş sözleşmeleri ile dönemsel çalışmalarının devam ettiği, Van İl Özel İdaresinin tüzel kişiliği kaldırıldıktan sonra Van Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyon Başkanlığının 27.02.2014 tarihli ve 2014/243 sayılı kararıyla davacının Van Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredildiği, bu nedenle davaya konu alacaklardan 6360 sayılı Kanun gereğince Van Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumlu olduğu, davacının işbu davayı açmadan önce Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esasına kayıtlı dava dosyasıyla davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığına karşı derece kademe intibakının tespiti ile fark alacaklarının tahsili amacıyla dava açtığı ve bu davanın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği hususu da dikkate alındığında davalı İçişleri Bakanlığı yönünden usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmemesine, Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden açılan davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Mahkemece müvekkilinin davalı Kurumda düz işçi olarak çalıştırıldığının kabulü ve bu kabule göre fark işçilik alacaklarına hükmedilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, pozisyonu düz işçi olarak belirlenmesine rağmen fiilen elektrik teknisyeni olarak çalıştırıldığını, hatalı bilirkişi ek raporu (28.06.2022 tarihli) doğrultusunda hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esas, 2016/29 Karar sayılı kesinleşen kararında hüküm altına alındığı gerekçesiyle doğrudan 08.11.2010-28.02.2013 arası dönem dışlanmak suretiyle hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, bilirkişi tarafından yapılması gerekenin 08.11.2010-28.02.2013 arası dönemi dışlanması değil, tüm dönem hesaplandıktan sonra yapılan hesaplamadan önceki kararda hüküm altına alınan tutarların düşülmesi olduğunu, hükmedilen vekâlet ücretlerinin de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne aykırı olduğunu bu nedenle hükmün kaldırılmasını ve yeniden hüküm kurularak davanın talepleri gibi kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; eksik inceleme sonucu karar verildiğini, davanın zamanaşımına uğradığını ancak bu hususun Mahkemece dikkate alınmadığını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davacının haklarının kendisine verildiğini, ücret alacağının olmadığını, faizin ıslah tarihinden başlaması gerektiğini savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda davacının Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esas sayılı dosyasında düz işçi olarak çalıştığı kabul edilerek yapılan yargılama sonucu verilen kararın Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2016/14235 Esas, 2016/17793 Karar sayılı ilâmı ile onandığı ve davacının elektrik teknisyeni olarak tüm çalışma süresince görev yaptığına dair dosyada herhangi bir veri olmadığı değerlendirmesi ile talep konusu dönemde düz işçi olarak çalıştığının kabul edilmesi dosya kapsamına uygun olup bu doğrultuda yapılan bu dönem dışlanmak suretiyle kalan 01.03.2013-31.03.2014 tarihlerini kapsayan hesaplamalara göre en son rapor doğrultusunda, sorumluluk zammı alacak talebinin aslında yıpranma prim alacağı olduğu hususunun da Mahkemece kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davacının elektrik teknisyeni olarak çalıştığı hususunun tanık beyanları ve dosyadaki belgelerle sabit olduğunu, Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esas sayılı dosyasında davacının dosyadaki kayıtlara göre eksik intibak yapılmasına dair kesinleşmiş hükmün davacının bu dosyada tartışılmayan görevine ilişkin kesin hüküm teşkil etmeyeceğini, tüm dönem hesaplandıktan sonra yapılan hesaplamadan önceki kararda hüküm altına alınan tutarların düşülerek fark alacakların hüküm altına alınması gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili, cevap dilekçesinde ileri sürdüğü savunmalar ve istinaf başvurusunda belirttiği gerekçeleri yineleyerek davanın reddine karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esas sayılı dosyasının kayıtlarda düz işçi olarak görünmesine karşın fiilen elektrik teknisyeni olarak çalışan davacı açısından kesin hüküm teşkil edip etmediği ve davacının bu davada talep edilen alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususundadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci ve 303 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta davacı, tüm çalışma dönemi boyunca elektrik teknisyeni olarak çalıştığını, ancak ücret ve haklarının düz işçi pozisyonuna göre ödendiğini, 2013 yılında intibakının da fiilen yapılan iş dikkate alınmaksızın hatalı belirlendiğini ileri sürerek fark alacaklarının tahsilini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, davacının daha önce Van Büyükşehir Belediye Başkanlığına karşı açtığı Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esasına kayıtlı davada derece ve kademesinin tespiti ile fark alacaklarının tahsilini talep ettiği, bu davada verilen kararın kesinleştiği dikkate alınarak davacının düz işçi oluğu kabulüne göre hesaplanan alacaklar hüküm altına alınmıştır. Davacı vekili ile davalı Van Büyükşehir Belediyesinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi de, dosya kapsamında davacının tüm çalışma süresinvce elektrik teknisyeni olarak görev yaptığına dair herhangi bir veri olmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar vermiştir.
3. Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle davacının Van 1. İş Mahkemesinin 2014/213 Esasına kayıtlı olarak açtığı davada verilen kararın etkisi ele alınmalıdır. Davacı söz konusu davada, kadroya geçişten önceki kıdemi dikkate alınmayarak yeni işe girmiş bir işçi gibi değerlendirilmesi nedeniyle 08.11.2010-28.02.2013 tarihleri arasındaki dönemde intibakın hatalı yapıldığını ileri sürerek fark alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, anılan dönem için davacı düz işçi olarak kabul edilmek suretiyle geçici işçilikteki kıdemi, mevcut derece ve kademesine eklenilerek hesaplama yapılmış ve tespit edilen alacaklar hüküm altına alınmıştır. Davacının anılan davada, mevcut pozisyonuna veya fiilen çalıştığı göreve yönelik herhangi bir iddiası bulunmamakta olup Mahkemece davacının düz işçi olarak çalıştığı kabulüne göre verilen karar Yargıtayca onanarak kesinleşmiştir. Bu durumda önceki davaya konu dönemin kesin hüküm sebebiyle yeniden dava konusu edilmesi mümkün değildir.
Hâl böyle olunca eldeki davada davacının iddialarını, 01.03.2013 tarihinden sonraki dönemle sınırlı olarak değerlendirmek suretiyle sonuca gitmek gerekmektedir.
4. Davacı bu davada, fiilen elektrik teknisyeni olarak çalışmasına rağmen düz işçi gibi intibak yapılarak eksik ücret ödendiğini ileri sürmüştür. Yargılama sırasında dinlenen tanıklar beyanlarında davacının ilk işe girişinden itibaren Van Yün İplik AŞ’de elektik teknisyeni olarak çalıştığını ifade etmişlerdir. Ayrıca “(2010 yılı) Pozisyonları dışında fiilen farklı Pozisyonlarda Çalıştırılmalarına İhtiyaç Duyulanlara Ait Listedir” başlıklı listede davacının 197 nci sırada elektrik ustası olarak çalıştığı bilgisine yer verilmiştir. Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararında da davacının fiilen elektrik teknisyeni olduğunun belirtildiği görüldüğünden davacının fiilen elektrik ustası olarak çalıştığı hâlde düz işçi olarak intibakın görev pozisyonuna uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan 08.11.2010-28.02.2013 tarihleri arasındaki dönem bakımından önceki davanın kesin hüküm oluşturduğu açıktır. Açıklanan sebeplerle davacının 01.03.2013 tarihinden sonraki dönem için fiilen elektrik teknisyeni olarak çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmelidir. Mahkemece davacının tüm çalışma döneminde düz işçi olduğu kabul edilerek hesaplanan alacakların hüküm altına alınması isabetsizdir. Bu durumda, davacının kesinleşen davada belirlenen 28.02.2013 tarihindeki son derece ve kademesi (9 derece ve 18 kademe) korunarak 01.03.2013 tarihinden itibaren fiilen çalıştığı elektrik teknisyeni pozisyonuna uygun derece ve kademesi belirlenip yevmiyesi tespit edilmeli ve zamanaşımı savunması da dikkate alınmak suretiyle 01.03.2013 tarihinden sonraki döneme ilişkin fark alacakları hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
Mahkemece hatalı hukuki değerlendirme yapılarak yazılı gerekçe ile hüküm kurulması isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.