İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/2
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2017/8961
Karar No. 2018/17883
Tarihi: 09.10.2018
l MUVAZAA
l MUVAZAALI İŞLEMLE ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN ZARARA UĞRATILMASI HALİNDE MUVAZA-ANIN ÜÇÜNCÜ KİŞİYE KARŞI HAKSIZ EYLEM NİTELİĞİNDE OLDUĞU
l KİŞİNİN KENDİ MUVAZAASINA DAYANARAK SORUMLULUKTAN KURTULAMAYACAĞI
MUVAZAALI ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN İLİŞKİSİNDE ALT İŞVERENİNDE İŞÇİLİK ALACAKLARINDAN MÜTESELSİLEN SORUMLU OLACAĞI
ÖZETİ: Uyuşmazlık davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı kabul edilmesine rağmen, muvazaalı işlemin tarafı olan alt işverenlerin işçilik alacaklarından sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Muvazaalı bir hukuki muamele ile üçüncü kişinin ızrar edilmesi ona karşı bir haksız eylem niteliğindedir. Üçüncü kişiler muvazaa nedeniyle hakları halele uğratıldığı takdirde haksız fiil sorumluluğuna dayanarak muvazaalı hukuki işlemi yapan taraflardan zararının tazminini isteyebilir. Muvazaa sebebiyle akdin hükümsüzlüğünün ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması sayılan hallerde muvazaa ileri sürülemez. Başka bir değişle kişi kendi muvazaasına dayanarak sorumluluktan kurtulamaz.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan beri asıl işveren Belediye Başkanlığının işçisi olduğu kabul edilerek hüküm altına alınan işçilik alacaklarının adı geçen davalıdan tahsiline, muvazaalı işlemin diğer tarafı olan ve işveren sıfatı olmayan diğer davalı şirketler yönünden davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Ancak aleyhine açılan dava husumetten reddedilen davalı şirketler muvazaalı işlemin tarafıdır. Adı geçen davalı şirketler kendi muvazaasından yararlanamaz. HGK'nun 03.12.2008 T. 2008/9-704 E, 2008/730 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere davalılar arasında muvazaa bulunması nedeniyle maddi sorumluluk açısından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, davanın davalı … dışındaki diğer davalılar yönünden husumet yokluğu gerekçesi ile reddi hatalıdır
DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılardan … vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı … temizlik işleri müdürlüğünde 01/04/1992 tarihinden 01/02/2014 tarihine kadar aralıksız temizlik görevlisi olarak çalıştığını, iş akdinin işverence haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, ücretli izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacakları istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı … Belediyesi vekili, davacının iş akdinin sona erdirilmesinde herhangi bir tasarrufları olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … İth İhr. Paz. San Ltd.Şti ve Hazar Sosyal Hizm. Yem. İnş. Petrol Nak. San ve Tic. Ltd.Şti vekili, davacının davasının haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … Ltd Şti – … Ltd Şti İş Ortaklığı husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş akdinin haksız ve bildirimsiz sona erdiği, davalı … ile diğer şirketler arasında yapılan sözleşmelerin muvazaalı olduğu, davalı Belediyenin davacının işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, diğer davalılara husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davalı şirketler yönünden husumetten red, davalı … yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili ve davalı … vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı … Başkanlığının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Uyuşmazlık davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı kabul edilmesine rağmen, muvazaalı işlemin tarafı olan alt işverenlerin işçilik alacaklarından sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Muvazaalı bir hukuki muamele ile üçüncü kişinin ızrar edilmesi ona karşı bir haksız eylem niteliğindedir. Üçüncü kişiler muvazaa nedeniyle hakları halele uğratıldığı takdirde haksız fiil sorumluluğuna dayanarak muvazaalı hukuki işlemi yapan taraflardan zararının tazminini isteyebilir. Muvazaa sebebiyle akdin hükümsüzlüğünün ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması sayılan hallerde muvazaa ileri sürülemez. Başka bir değişle kişi kendi muvazaasına dayanarak sorumluluktan kurtulamaz.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının başlangıçtan beri asıl işveren Belediye Başkanlığının işçisi olduğu kabul edilerek hüküm altına alınan işçilik alacaklarının adı geçen davalıdan tahsiline, muvazaalı işlemin diğer tarafı olan ve işveren sıfatı olmayan diğer davalı şirketler yönünden davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Ancak aleyhine açılan dava husumetten reddedilen davalı şirketler muvazaalı işlemin tarafıdır. Adı geçen davalı şirketler kendi muvazaasından yararlanamaz. HGK'nun 03.12.2008 T. 2008/9-704 E, 2008/730 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere davalılar arasında muvazaa bulunması nedeniyle maddi sorumluluk açısından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, davanın davalı … dışındaki diğer davalılar yönünden husumet yokluğu gerekçesi ile reddi hatalıdır.
3-Davacının hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağının davacı tanığının çalıştığı süreyle sınırlı ispatı yönünde mahkemece bir kabul mevcutsa da, davalı tanıklarının anlatımlarına göre de davacının … düzeni birbirini tamamlayan ve doğrulayan taraf tanıklarının beyanları ile ispat edildiğinden hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağına yönelik zamanaşımına uğramayan tüm … süresi yönünden hesaplama yapılması gerekirken davacı tanığının çalıştığı süreyle sınırlı hesaplama yapılması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 09.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.