İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/18-21
6356 S. STK/25
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2021/2372
Karar No. 2022/578
Tarihi: 24/03/2022
lSENDİKAL NEDENLERLE FESİH
ÖZETİ Yerel mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, davacının iş akdinin işletmesel karar gereğince ve feshin son çare olmasına uygun davranılarak feshedildiğinin ispatlanamadığı, öte yandan davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği kanaatine varılarak davanın kabul edildiği anlaşılmıştır.
Eldeki dosya incelendiğinde, davacının iş akdinin işletmesel nedenlerle haklı veya geçerli sebeple feshedildiğinin davalı işverence ispatlanamadığı, öte yandan davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiğinin davacı tarafça ispatlandığı anlaşılmakta olup, mahkemece verilen kabul kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
DAVA: İzmir 3. İş Mahkemesinin 2019/129 Esas – 2021/473 Karar sayılı dosyası Dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir/Torbalı, Gaziantep ve Karaman’ da kurulu işyerlerinde faaliyet gösteren davalının Torbalı işyerinde 09.07.2013- 25.01.2019 tarihleri arasında çalıştığını, TİS yapmaya yetkili Selüloz İş sendikası üyesi olduğunu, toplu iş sözleşmeleri görüşmelerinin olumsuzlukla sonuçlanması üzerine yasal prosedüre uygun olarak sendikanın grev kararı aldığını, davalı işverenin de sendikanın grev kararına karşı lokavt kararı aldığını, grev kararının uygulanma aşamasında davalı işverenin Selüloz İş sendikasını tasfiye etmek amacıyla aldığı görünür işletmesel karara dayalı olarak sendika üyesi işçilerin iş akitlerini feshettiğini, Torbalı’daki işyerinde grevdeki işçilerin çalıştığı makineleri sökerek Gaziantep’deki işyerine taşıdığını, Karaman’daki işyerinde önce sendika temsilcisinin iş akdini sona erdirme kararı aldığını, fesih kararı sonrası grevdeki işçileri grevden vazgeçirip çalışmalarını temin etmesi halinde iş akdinin feshinden vazgeçileceğini söylediğini, bunun üzerine Karaman işyeri sendika temsilcisinin temsilcilikten istifa ettiğini, grevdeki işçileri tek tek evlerinde ziyaret ederek grevden vazgeçirmeye çalıştığını, davalı işverenin dolaylı olarak grev kırıcılığı yaptığını, grev süresince uzlaşmaz tutumunu sürdüren davalı işveren son aşamada sendika ile toplu iş sözleşmesi anlaşma tutanağını imzaladığını, grevi bu şekilde kaldırdığını, henüz TİS metni imzalanmadan işçileri sendikadan istifaya zorladığını, sendikadan istifa etmeyi kabul etmeyenleri işten çıkardığını, kendi bulduğu arabulucuya gitmeyenlerin ihbar ve kıdem tazminatlarını ödemediğini, böylece hukuken sendika ve toplu iş sözleşmesi bulunan işyerinde sendika üyesi olmayan işyeri yaratmaya çalıştığını, fesihte dayandığı işletmesel nedenin gerçekle ilgisi bulunmadığını, asıl fesih nedeninin sendikal faaliyet olduğunu iddia ederek feshin geçersizliğinin tespiti ile hukuki sonuçlarına karar verilmesini, davacının iş akdinin feshinin sendikal faaliyete dayanması nedeni ile 6356/25 md uyarınca işe başlatma ve başlatmama koşuluna bağlı olmaksızın işe iade tazminatının1 yıllık ücretten az olmamak üzere belirlememesini talep etmiştir.
B-)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın usule uygun açılmadığını ,müvekkilinin sendika ile daha önce 3 dönem toplu iş sözleşmesini imzalayan ,sendikal haklara saygılı, sendikal nedenlerle işçi çıkarılmasına karşı işveren olduğunu, 4 . Dönem TİS döneminde sendikal faaliyet nedenleri ile iş akdinin feshedildiği iddialarının doğru olmadığını, maliyetlerin alınan siparişlerle karşılanmadığını, şirketin mali durumunun bozulduğunu, iş gücü ihtiyacının azaldığını,185 günlük grev sürecinin bu olumsuzluğu artırdığını, diğer yerlerde ve başka işlerde görevlendirme olanağı bulunmayanların tazminatlarının ödenerek iş akdinin feshedilmesi kararı alındığını, alınan işletmesel karar uyarınca son çare kuralına uyularak davacının iş akdinin feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C-)İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ;
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
D-)İSTİNAF NEDENLERİ;
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğini, mahkemece kurulan hükmün hatalı olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; toplanan delillerin yerel mahkemece incelenmeksizin davanın kabulüne karar verildiğini, davacının iş akdinin işletmesel sebeplerle feshedildiğini, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
E-)GEREKÇE;
Yerel mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, davacının iş akdinin işletmesel karar gereğince ve feshin son çare olmasına uygun davranılarak feshedildiğinin ispatlanamadığı, öte yandan davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği kanaatine varılarak davanın kabul edildiği anlaşılmıştır.
Eldeki dosya incelendiğinde, davacının iş akdinin işletmesel nedenlerle haklı veya geçerli sebeple feshedildiğinin davalı işverence ispatlanamadığı, öte yandan davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiğinin davacı tarafça ispatlandığı anlaşılmakta olup, mahkemece verilen kabul kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Aynı tarihlerde benzer şekilde işten çıkarılan işçilerin açmış olduğu sendikal sebebe dayalı işe iade davalarında yerel mahkemece verilen kararların istinaf edilmesi üzerine İzmir BAM 3. Hukuk Dairesinin 2021/83 Esas 2021/523 Karar sayılı ilamı ile İzmir BAM 9. Hukuk Dairesinin 2021/2022 Esas 2021/2145 Karar sayılı dosyalarında verilen kararlar da aynı yöndedir.
Davacı vekilinin istinaf talebi incelendiğinde, mahkemece kurulan hüküm fıkrasının hatalı olduğu, davacı vekilinin talebi yönünden kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurulması gerektiği anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi ve hükmün HMK 353/1/b-2 gereğince düzeltilmek üzere kaldırılarak, yeniden esas hakkında üzere hüküm verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE,
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
Dosya kapsamı, delil durumu itibariyle; İzmir 3. İş Mahkemesinin 16/09/2021 tarih, 2019/129 Esas – 2021/473 Karar sayılı kararının yukarıdaki açıklandığı şekilde düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA;
Davanın KABULÜ ile,
Davalı işveren tarafından yapılan feshin geçersiz olduğunun TESPİTİNE ve davacının İŞE İADESİNE.
6356 Sayılı Yasanın 25.maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin davacıyı işe başlatması veya başlatmaması koşuluna bağlı olmaksızın, davacıya ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeninin sendikal sebepten kaynaklanması dikkate alınarak takdiren davacının 1 yıllık brüt ücreti olan 37.605,60 TL olarak belirlenmesine,
Davacı işçinin, işe iadesi için işverene süresi içerisinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer hakları karşılığı brüt 19.587,00 TL'nın davalıdan tahsili gerektiğinin tespitine,
Alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcından peşin alınan 44,40 TL'nin mahsubu ile eksik yatan Eksik yatan 36,30 TL harcın davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı vekille temsil edilmekle Dairemiz tarafından verilen karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından sarf edilen 904,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Arabuluculuk için ödenen 680,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
İstinaf yargılamasında davalının başvurusu reddedilmiş olmakla alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30-TL'nin mahsubu ile bakiye 21,40-TL'nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılamasında davacının başvurusu kabul edilmiş olmakla peşin olarak alınan toplam 59,30- TL'nin talep halinde iadesine,
İstinaf yargılamasında davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılamasında davacı tarafça yapılan 162,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Artan gider avansının yatırana iadesine,
Dair, 7036 sayılı Kanunun 8/1-a. maddesi uyarınca KESİN olarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oybirliğiyle karar verildi.