İlgili Kanun / Madde
6356 S. STK/25
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No. 2020/2410
Karar No. 2020/10362
Tarihi: 05/10/2020
l SENDİKAL TAZMİNAT
ÖZETİ Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir
DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili davacının 04/03/2013 tarihinde davalı işyerinde dilme hattı operatörü olarak çalışmaya başladığını, davalı işverence 29/02/2016 tarihinde iş akdinin haksız ve geçersiz olarak feshedildiğini, fesih sebebinin fazla operatör bulunması olarak gösterildiğini ancak aynı günlerde yeni işçi alımı için ilan verilmiş olduğunu, davacının işini layığı ile yapan ve performansının en iyi derecede olduğunu, fesihte keyfilik, ölçülülük ve fesihte son çare ilkelerinin gözetilmemiş olduğunu, esasen feshin sendikal nedenlerle yapılmış olduğunu, müvekkilinin Birleşik Metal İş Sendikasına üye olup sendikal faaliyetlerde öncü konumunda bulunduğunu ve işverence bunun bilindiğini, işverenin işyerine yeni işçiler alıp bu işçilerle sendika üyesi olmamaları konusunda uyarı ve telkinlerde bulunduğunu iddia ederek davalı işveren feshinin geçersizliği ile müvekkili davacının işe iadesine, yine davacının iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespiti halinde işe başlatılması ya da başlatılmaması şartına bağlı olunmaksızın 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25. maddesi uyarınca davacının kıdemi, feshin ağırlığı ve işyerinde yanılan olaylar dikkate alınarak 15 aylık ücretinden az olmamak üzere tazminat ile 4 aylık ücret ve sosyal hakların da hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkili işyerinde kalite kontrol görevlisi olarak çalışan davacının iş akdinin haklı nedenle feshedilmiş olduğunu, şöyle ki müvekkilinin müşterisi olan Wisco firmasının 01/03/2016 tarihinde kendilerine teslim edilen ürünlerin hatalı olduğunu bildirdiklerini ve 02/03/2016 tarihinde de 33,442ton ürünü iade ettiklerini, vardiyasında kalite kontrolü yapmakla görevli davacının bu hususta savunmasının alındığı, davacının boy kesme hattına uğramayarak hatalı üretime ve hatalı sevkiyata sebep olduğunu, bu kadar büyük bir zarara neden olan davacının iş akdinin haklı nedenle feshedilmiş olduğunu, sendikal nedene ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk derece mahkemesince, işveren tarafından feshin geçerli nedenle yapıldığı ispat edilemediği gerekçesiyle feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine, davacının iş akdinn sendikal nedenle feshedildiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle sendikal tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraf vekilleri tarafından başvurusunda bulunmuştur.
İstinaf Sebepleri
Davacı vekili gerekçeli istinaf dilekçesi ile; ilk derece mahkemesinin sendikal tazminat talebinin reddine yönelik halen işyerinde sendikalı işçiler bulunduğu gerekçesinin isabetli olmadığını, aksi halde sendikal nedenin varlığının ispatının mümkün olmadığını, ilk derece mahkemesinin sendikalı kaç işçinin işten çıkartıldığını hiç irdelememesi, işyerinde kaç işçinin sendikalı olup çalışmayı sürdürdüğünü dikkate almaması, kaç işçinin sendikadan istifa ettirilerek çalışmaya devam ettirildiğinin göz önünde bulundurulmaması, işten çıkarılan sendikalı işçilerin sendikal faaliyette öncü niteliklerinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi, davacının sendikal baskıya maruz kalıp kalmadığının dosyadaki açık tanık beyanlarına rağmen değerlendirme dışı bırakılmasının hatalı olduğunu, feshin sendikal nedene dayalı olup, bu hususun ispatlandığını, müvekkili olup dava açtıkları Yılmaz Özyurt, Mehmet Ergen ve Serdar Ceyhan'ın uydurma sebeplerle iş akitlerinin feshedildiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili katılma yolu ile gerekçeli istinaf dilekçesi ile; ilk derece mahkemesince davanın sendikal nedenle fesihle ilgili olarak gerekçesinin yetersiz olduğunu, sendikaya üyeliklerin devam ettiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, dosya kapsamı, tanık beyanları ve sendikalı işçilere ilişkin kayıtlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının 03/02/2016 tarihinde Birleşik Metal- İş Sendikasına üye olup, çok kısa bir süre sonra 28/02/2016 tarihinde iş akdinin feshedildiği, davacının sendikal faaliyetlerde öncü konumunda olduğu, davalı işyerinde sendikal baskı uygulandığı, sendikalı- sendikasız işçi ayrımı yapıldığı, baskılar sonucu istifalar nedeniyle sadece davalı işyerinde 1997 yılında Türk Metal Sendikasına üye olan bir işçinin çalıştığı, bunun dışında sendikalı işçi bulunmadığı, sendikadan istifa eden bir kısım işçilerin davalı işyerinde çalışmaya devam ettikleri gözetildiğinde davacının iş akdinin sendikal nedenlerle feshedildiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b/1 bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu:
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili tarafından süresinde temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Gerekçe:
Taraflar arasında uyuşmazlık feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı konusundadır.
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Dosya içeriğine göre; yukarıda bahsi geçen ilke kararında açıklanan gerekli araştırma yapılmadan sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı bozmayı gerektirir.
Açıklanan nedenlerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05/10/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.