Yargı Kararları

TARIM BAĞ-KUR SİGORTALISI OLDUĞUNUN TESPİTİ

SAYILAR

Esas No : 2006/6966
Karar No : 2007/6153
Tarihi : 09.04.2007
İlgili Kanun/Madde : 2926 S.T.BAĞ-KUR/8,9
Yargı Yeri: YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ

Ek Başlıklar : • TARIM BAĞ-KUR SİGORTALISI OLDUĞUNUN TESPİTİ

Tam Metin

 

YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
 
Esas No.
Karar No.
Tarihi:
2006/6966
2007/6153
09.04.2007
İlgili Kanun / Madde
2926 S.T.BAĞ-KUR/8,9
 
 
  • TARIM BAĞ-KUR SİGORTALISI OLDUĞUNUN TESPİTİ
  ÖZETİ: Yapılacak iş, davacının davalı işyerinde çalıştığı döneme ilişkin dönem bordrolarını Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan getirtmek,davacı ile aynı tarihte birlikte çalışan ve Kuruma verilen dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar belirlenerek, bu tanıkların bilgilerine başvurmak ve gerektiğinde, davacının tesbitini istediği 15.08.2003-24.01.2004 tarihleri arasında çalıştığını iddia ettiği işyerine komşu olan işyerlerini belediye, emniyet veya jandarma vasıtasıyla saptamak, saptanan bu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş kişileri, başka bir anlatımla. Bağ-Kur'da, Sosyal Sigortalar Kurumu'nda veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında kayıtlan olan komşu işyeri veya benzer işi yapan işyeri sahiplerinin veya çalışanlarının bilgilerine başvurulmak ve olabildiğince delilleri toplayıp, bunları birlikte değerlendirerek sonucuna göre karar vermektir
             

Davacı, davalı işveren nezdinde 15.08.2003-24.01.2004 tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan   ve Tetkik Hakimi Mehmet Çekiç tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, 15.08.2003-24.01.2004 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kurum'a kayıt ve tescil edilmeyen çalışmaların tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istek, tanık sözlerine dayanılarak hüküm altına alınmıştır.
Yapılan incelemede,davacının davalı işyerinde çalıştığına dair işe giriş bildirgesinin bulunmadığı,davalı işyerinin 30.05.2003 tarihinde kanun kapsamına alındığı,dönem bordrolarının getirtilmediği, davacının bildirdiği ve davalı işyerinin yakınlarında kapıcılık yaptıkları tesbit edilen tanıkların dinlendiği anlaşılmaktadır.
Oysa, ifadesi hükme dayanak alınan tanıklar davacıyla birlikte çalışan ve kayıtlara geçmiş kişiler olmadığı gibi, aynı çevrede benzer işi yapan başka işverenlerin çalıştırdığı ve bordrolara geçmiş kimseler de değildir. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez.
Yapılacak iş, davacının davalı işyerinde çalıştığı döneme ilişkin dönem bordrolarını Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan getirtmek,davacı ile aynı tarihte birlikte çalışan ve Kuruma verilen dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar belirlenerek, bu tanıkların bilgilerine başvurmak ve gerektiğinde, davacının tesbitini istediği 15.08.2003-24.01.2004 tarihleri arasında çalıştığını iddia ettiği işyerine komşu olan işyerlerini belediye, emniyet veya jandarma vasıtasıyla saptamak, saptanan bu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş kişileri, başka bir anlatımla. Bağ-Kur'da, Sosyal Sigortalar Kurumu'nda veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında kayıtlan olan komşu işyeri veya benzer işi yapan işyeri sahiplerinin veya çalışanlarının bilgilerine başvurulmak ve olabildiğince delilleri toplayıp, bunları birlikte değerlendirerek sonucuna göre karar vermektir. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 16.06.1999 gür ve 1999/21-510-527 sayılı, 30.06.1999 gün ve 1999/21-549-555 sayılı, 05.02.2003 gün ve 2004/21-35-64 sayılı, 15.10.2003 gün ve 2003/21-634-572 sayılı kararlan da aynı yöndedir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA. 09.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.