Yargı Kararları

YILLIK ÜCRETLİ İZİN ALACAĞININ BELİRSİZ ALACAK DAVASINA KONU EDİLEMEYECEĞİ

SAYILAR

Esas No : 2023/6174
Karar No : 2023/9660
Tarihi : 21.06.2023
İlgili Kanun/Madde : 4857 S. İşK/59
Yargı Yeri: T.C. YARGITAY 9. Hukuk Dairesi

Ek Başlıklar : YILLIK ÜCRETLİ İZİN ALACAĞININ BELİRSİZ ALACAK DAVASINA KONU EDİLEMEYECEĞİ  KOŞULLARI OLUŞMADAN AÇILAN BELİRSİZ ALACAK DAVASININ DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN REDDİNİN GEREKECEĞİ

Tam Metin

İlgili Kanun / Madde
4857 S. İşK/59
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ

Esas No. 2023/6174
Karar No. 2023/9660
Tarihi: 21.06.2023

YILLIK ÜCRETLİ İZİN ALACAĞININ BELİRSİZ ALACAK DAVASINA KONU EDİLEMEYECEĞİ
KOŞULLARI OLUŞMADAN AÇILAN BELİRSİZ ALACAK DAVASININ DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN REDDİNİN GEREKECEĞİ

ÖZETİ: Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından dava dilekçesinde yıllık izin ücreti alacağının belirsiz alacak davasına konu edildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki davacı çalışma süresini, kendisine en son ödenen aylık ücret miktarını, hak kazandığı izin süresini, çalışma süresi boyunca varsa kullanmadığı veya karşılığı ödenmeyen izin sürelerini belirleyebilecek durumdadır. Davanın açıldığı tarihte bu alacak belirlenebilir nitelikte olduğundan belirsiz alacak davasına konu edilemez. Şu hâlde davacının yıllık izin ücreti yönünden belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle yıllık izin ücreti talebinin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa girilerek alacağın kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 22.11.2021 tarihli ve 2020/503 Esas, 2021/797 Karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 31.03.2022 tarihli ve 2022/377 Esas, 2022/655 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılarak bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin gönderme kararı üzerine İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA 
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işveren bünyesinde 01.02.1994- 30.09.2020 tarihleri arasında aylık 4.000,00 TL ücret ile haftanın 7 günü günlük 13 saat olmak üzere çalıştığını, emeklilik şartlarını sağlaması üzerine işten ayrıldığını ileri sürerek ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının istifa ettiğini, davacının çalışma saatlerinin dava dilekçesinde belirtilen şekilde olmadığını, davacının kendi çalışma saatlerini kendisinin ayarladığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı iş sözleşmesini emeklilik nedeniyle kendisi feshettiğinden ihbar tazminatı talebinin yerinde olmadığı, davacının isticvap ile alınan beyanı doğrultusunda hak kazandığı 460 gün karşılığı yıllık izin ücreti alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; hakkaniyet indirimi ve zamanaşımının aynı dosyada uygulanmasının hakkın özünü zedelediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının yıllık izin ücreti ve ihbar tazminatı alacağını belirsiz alacak davası olarak açtığını, kısmi dava olarak açtığına dair önceki aşamalarda bir beyanı olmadığını, davacının kullandığı yıllık ücretli izin miktarının çelişkili olduğunu, davacının fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bulunmadığını, davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin düşük, davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin ise yüksek olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortadan kaldırma kararında sair istinaf talepleri reddedilmiş olup yıllık izin ücreti alacağının ortadan kaldırma sebebi yapılmış olduğu, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tanık delili ile ispatlanması nedeniyle indirim uygulaması yapılmasının yerinde olduğu, işin niteliği gereği yapıldığı tanık beyanlarıyla da sabit bulunan fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti çalışmalarının ücrete yansıtıldığının ispatlanmadığı, çalışma süresine göre hak ettiği yıllık ücretli iznin tümünün kullandırıldığının kesin delillerle ispatlanmadığı, yargılama gideri ile vekâlet ücreti miktarlarında hata bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; hakkaniyet indirimi ve zamanaşımının aynı dosyada uygulanmasının hakkın özünü zedelediğini, davalı taraf lehine hükmedilen vekâlet ücretinin haksız ve hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; dava konusu yıllık izin ücreti talebinin belirsiz alacak davasına konu edilip edilemeyeceği, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ispatı, hesaplanması ve bu alacaklardan yapılan indirim ile vekâlet ücretinin miktarı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 6100 sayılı Kanun'un "Belirsiz alacak davası" kenar başlıklı 107 nci maddesi şöyledir:
“(1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.
(2) (Değişik:22/7/2020-7251/7 md.) Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğunda, hâkim tarafından tahkikat sona ermeden verilecek iki haftalık kesin süre içinde davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın talebini tam ve kesin olarak belirleyebilir. Aksi takdirde dava, talep sonucunda belirtilen miktar veya değer üzerinden görülüp karara bağlanır.
(3) (Mülga:22/7/2020-7251/7 md.)”
3. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41, 44, 47, 53 ve 57 nci maddeleri.
4. Dairemizin 14.09.2020 tarihli ve 2016/26476 Esas, 2020/7547 Karar sayılı; 31.05.2022 tarihli ve 2022/5909 Esas, 2022/6892 Karar sayılı; 09.02.2022 tarihli ve 2022/829 Esas, 2022/1542 karar sayılı ve 27.12.2022 tarihli ve 2022/6872 Esas, 2022/17896 Karar sayılı ilâmları.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından dava dilekçesinde yıllık izin ücreti alacağının belirsiz alacak davasına konu edildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki davacı çalışma süresini, kendisine en son ödenen aylık ücret miktarını, hak kazandığı izin süresini, çalışma süresi boyunca varsa kullanmadığı veya karşılığı ödenmeyen izin sürelerini belirleyebilecek durumdadır. Davanın açıldığı tarihte bu alacak belirlenebilir nitelikte olduğundan belirsiz alacak davasına konu edilemez. Şu hâlde davacının yıllık izin ücreti yönünden belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle yıllık izin ücreti talebinin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa girilerek alacağın kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.